Dünyayı şaşırtan ünlü Müslüman bilgini Farabi’yi iyi tanımak gerekir. Orta Çağ’da Türk-İslam dünyasının en büyük akademisyenlerinden biri olan Farabi, Türkistan’ın Farab şehrinde doğmuş büyük bir Türk bilginidir. Genel olarak alçak gönüllü olmasından dolayı özel hayatı hakkında çok az bilgi edinilmiştir. Farab’da Arapça eğitimi ve Taşkent’te kültürel eğitim almıştır. Bu bilim adamı kendisini daha da geliştirmek amacıyla o dönem önemli bir bilim merkezi olan Bağdat’a giderken, Azerbaycan şehirleri İsfahan, Hamadan, Tebriz ve diğer Türk şehirlerini ziyaret ettiğinde ünlü Türk bilim insanlarıyla tanışmıştır.
Bilim adamlarımızın anlattıklarına göre Farabi gelecek nesillerin Türklük ve İslam bilincini geliştirmeyi düşünüyordu. Bağdat’ta tıp, mantık, Yunanca, Latince ve eski Yunan felsefesini öğrenerek kısa sürede Bağdat’ın en ünlü bilginlerinden biri olmuştur. Türk-İslam biliminin güneşi olarak kabul edilen Farabi, dünyada da kültür, bilim ve düşüncenin önemli bir sembol şahsiyeti olmuştur. Matematik, felsefe, tıp ve müziğe benzersiz katkılar sağlamış, Aristo’nun eserleri hakkındaki yorumlarıyla ünlü olmuştur. Yunan felsefesini İslam dünyasına tanıtan ilk bilim adamlarından birisidir.
Farabi, mantığı “hayal gücü” ve “kanıt” olmak üzere iki kategoriye ayırmıştır. Müzikolojinin gelişimini bir kaç müzik aleti icadı ve müzik üzerine çalışmalarıyla sağlamıştır. Felsefe alanındaki büyük katkısı nedeniyle, Aristoteles’in ardından fahri “İkinci Dünya Öğretmeni” unvanı ile ödüllendirilmiştir. Türk İslam medeniyeti için büyük bir kütüphane kurmuş ve böylece Türk-İslam dünyasında yüzlerce ünlü bilim adamlarının gelişmesinde önemli bir rol oynamıştır. Eserleri ile Kaşkayı Türkleri arasında hala tanınmaktadır. Bugün ve gelecekte Kaşkayıların ve bütün Türk Dünyasının yoluna ışık tutacak büyük bilgini saygı ve rahmetle anıyoruz.
Samad MOGHANİRAHİMİ – Gazi Üniversitesi – Makine Mühendisliği