SASAM Genel Sekreri Mesut Emre KARAKÖSE ve Kuzey Irak Masası Uzmanı Murat EMEÇ, 02/11/2017 tarihinde Irak’ın Ankara Büyükelçiliğinde düzenlenen ve çalışma dili İngilizce olan “Referandum Girişiminin Bölgeye ve Irak’a Etkileri” konulu yuvarlak masa toplantısına katıldı. Irak’ın Ankara Büyükelçisi Hişam El-Alawi’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda, konuyla ilgili çalışmaları bulunan SASAM, İRAM, ORSAM ve East West Studies gibi başlıca düşünce kuruluşlarının yönetici ve uzmanları ile Büyükelçilik çalışanları katıldı.
Toplantı, Büyükelçi El-Alawi’nin açılış ve sunum konuşması ile başladı. El-Alawi konuşmasında özetle “Irak’ta DEAŞ’ın kontrol ettiği yerleşim birimlerini (Musul, Telafer, Kerkük civarı, Havice…) bir yıl içinde özgürleştirdiklerini, DEAŞ’ın Suriye dahil tüm bölgede zayıfladığını ve bitme noktasına geldiğini, yabancı savaşçıların ülkelerine döndüğünü, DEAŞ’ın bir çok tahribata yol açtığını ve özgürleştirilen alanların stabilizasyonunun başladığını, IKBY’de düzenlenen bağımsızlık referandumunun merkezi güçler tarafından sonuçsuz bırakıldığını, petrol sahaları dahil tartışmalı alanlarda bölgesel yönetimin kontrolüne son verildiğini, bölgesel yönetimin baskılar sonucu Barzani’yi istifaya zorladığını, bölgedeki gelişmeleri olumsuz etkileyecek bu adımdan vazgeçilmesinin komşu ülkeler açısından da olumlu olduğunu” ifade etti.
Akabinde söz alan El-Nahrain Center Başkanı Hamza ŞERİF, “Referandum girişiminin bazı fırsatlar doğurduğunu, 1991’den bu yana ilerleyen bazı haksız kazanımların (özellikle 2003 sonrası) kaybedildiğini, Barzani ve Kürt liderlerin sorgulanmasına yol açtığını, Türkiye’nin desteğinin sona erdiğini, petrol kuyuları ve sınır kapılarının kontrolünün merkezi hükümete geçtiğini, peşmergelerin olmaları gereken sınırlara çekildiğini” beyan etti. SASAM Genel Sekreteri Mesut Emre KARAKÖSE ise konuşmasında “Irak merkezi hükumetinin başarılı oparasyonlarının takdire şayan olduğunu, Türkiye, Irak ve İran’ın bölgenin barış ve istikrarına birlikte katkı sağladıklarını, bölgesel yönetimin bu işbirliği ve mutabakattan hoşnut olmadığını ve mezhep kartını oynamak istediğini, terörizme karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğini, Irak’ta Türkmenler ve Sünni gruplar dahil tüm etnik ve mezhepsel grupların barış ve huzur içinde yaşaması gerektiğini, gayrimeşru bağımsızlık referandumunun başarısız olacağının baştan beri belli olduğunu, merkezi hükumetin tüm havaalanları ve sınır kapılarında kontrolü sağlamasının olumlu olduğunu, karşılıklı ziyaretlerin faydalı ve başarılı olduğunu” belirtti.
Toplantı yorumların ardından soru-cevap faslı ile devam etti. Toplantıda yapılan konuşma, yorum ve cevaplarda öne çıkan başlıca hususlar şu şekilde oldu:
– Kalıcı barış ve istikrar sağlanana kadar yoğun işbirliği sürdürülmelidir. Ortak tarihi, coğrafi, dini, kültürel değerler vurgulanarak kamu kurumları arasında da işbirliği temin edilmesi halkların ortak mutlu geleceğine katkı sağlayacaktır.
– Doğal ve beşeri kaynaklarımızı bölge insanının refahına kanalize edebilmeliyiz. Genç nüfuslarımızın iyi eğitim, iyi iş imkanlarına ve iyi geleceğe olan ihtiyacına odaklanmalıyız. Bu yolda fırsatlar geliştirmeliyiz. Ticaret yollarını geliştirmeli, güçlendirmeli ve canlandırmalıyız. Ticari entegrasyonu sağlayabilmeliyiz.
– Yüz yüze konuşursak sorunları çözebilecek zeminimiz var.
– DEAŞ gibi PKK da ortak düşmanımızdır.
– Suriye krizi komşu ülkelerin hepsini ve bölge genelini olumsuz etkilemektedir.
Kapanışta Sn. Büyükelçi bu tarz yuvarlak masa toplantılarının faydalı olduğunu ve böyle toplantılara devam edilmesi gerektiğini belirterek katılımcılara teşekkür etti.