Twitter Facebook Linkedin Youtube

ERKEN GENEL SEÇİM SONUÇLARI VE KIBRIS’IN GELECEĞİ

Mesut Emre KARAKÖSE

Geçen hafta sonu KKTC’de gerçekleşen erken genel seçimde ortaya çıkan sonuçlar, Başbakan Hüseyin Özgürgün liderliğindeki milliyetçi merkez sağ çizgideki Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) açık ara ile birinci parti olduğunu gösterdi. Ancak UBP, hükümeti kurmak için koalisyona ihtiyaç duyacak. Muhalefet partisi CTP ise 2013 seçimlerine göre büyük bir oy kaybı yaşadı ve seçimlerin kaybedeni oldu. Bu sonuç, Türkiye’ye mesafeli ve müzakerelerde taviz vermeye meyyal sol siyasetin kendini sorgulamasını gerektirecektir.

Seçime katılan 8 siyasi partiden 6’sı %5’lik ülke barajını aşarak, parlamentoda temsil edilmeye hak kazandı.

Seçimlerin sürprizlerinden biri yeni kurulduğu halde %17 oy oranını yakalayan Halkın Partisi oldu. Bu durumda HP, koalisyon görüşmelerinde kritik önem taşıyabilirdi ancak parti yetkilileri UBP ile koalisyon kurmayacaklarını baştan ilan ederek bu kapıyı kapattılar. Bu durumda üç partili bir koalisyon ihtimali gündeme gelecektir. Halen iktidar ortağı olan Serdar Denktaş liderliğindeki Demokrat Parti ise beklediği sonucu elde edemedi. UBP-DP koalisyonu mecliste salt çoğunluğu sağlayamayacağı için yeni bir formüle ihtiyaç duyulacaktır. Seçim sonuçları açıklanmadan yeni bir seçimi telaffuz edenler olması ise dikkatlerden kaçmamıştır.

Bu seçimde ilk kez uygulanan karma oy sistemi bazı seçmenler üzerinde kafa karışıklığı oluşturdu. Afiş büyüklüğündeki oy pusulası ile kabine giren seçmenler; tercih ettikleri partiyi, parti ile birlikte aday tercihini ya da 50 ismi tek tek seçmek suretiyle karma modeli benimsemekte serbest bırakıldı. Bu yöntem önemli miktarda oyun geçersiz sayılması sonucunu doğurdu. Oyların sayılması ve tasnifi zor olduğu için seçim sonuçlarının belli olması hayli uzun sürdü.

Kıbrıs siyasetinden umudunu kesmiş, kararsız ya da kafası karışık çok sayıda seçmen sandığa gitmedi. Bazı siyasetçiler bu durumu kış mevsimine bağlasa da halkın karar alma süreçlerine katılımını artırmak ve umutları diriltmek için kendilerine yönelik sorgulama yapmalarına ihtiyaç olduğu aşikar.

Her ne kadar barajı aşamamış olsa da ilk kez seçimlere giren Milliyetçi Demokrasi Partisinin seçimden sonra yaptığı çağrı da dikkat çekicidir. Seçim sonuçlarının uzun vadeli bir koalisyon doğurmayacağını ve başkanlık sistemine geçilmesi gerektiğini ifade eden MDP Genel Başkanının çağrısı ciddiyetle değerlendirilmelidir. Koalisyonlar siyasal istikrarı engellemektedir. Geçtiğimiz dört yıl içinde üç hükumet kurulmuştur. İstikrarsız bir dönem üzerine erken seçim kararı alınmıştır. Seçim sonuçlarında ortaya çıkan tablo yeni bir seçim ihtimalini ve seçim hükumeti seçeneğini de doğurabilir. Koalisyonların bir diğer zararı da siyasal sistemi dejenere olmaya yatkın hale getirmesidir. Çünkü bu sistemde mecburen pazarlıklar yapılmakta ya da bazı olumsuzluklara göz yumulmak zorunda kalınmaktadır.

Seçim sonuçları Kıbrıs müzakereleri için de önemlidir. Rum kesiminde ay sonunda yapılacak seçimlerde ortaya çıkacak tablo ile birlikte ele alındığında artık KKTC siyaseti kendine ciddi bir yol tayin etmek zorunda kalacaktır. Bu sene, 1968’de Beyrut’ta başlayan Kıbrıs müzakerelerinin 50. yılıdır. Dile kolay yarım asırlık müzakerelerden bir sonuç çıkmayacağı aşikardır. Rumlar Kıbrıs Türkleri ile eşit şartlarda bir çözüm istemediğini defalarca ortaya koymuştur. KKTC’de Türkiye’ye katılma iradesi oluşmuyorsa yapılacak tek şey KKTC’nin tanıtılması olacaktır. Kudüs meselesinde ortaya çıkan uluslararası konjonktür de değerlendirilerek bir tanıtma atağına kalkılması gerektiği ortadadır.

Hızla silahlanan, KKTC içinde “Beşinci Kol” faaliyetleri yürüten, İsrail’le, Ermenistan’la, Mısır’la, Yunanistan’la, Rusya’yla güvenlik ya da enerji gibi alanlarda stratejik işbirliği süreçlerine giren Rum yönetimi, Türkiye’nin zayıf anını beklemektedir. Güneyimizde bir şer odağına müsaade etmemek ve bir çıban başı oluşmasını önlemek için gerekli tedbirler hassasiyetle alınmalıdır.”

 

Mesut Emre KARAKÖSE

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız

Mesut Emre Karaköse Hakkında

Mesut Emre KARAKÖSE: (Ankara) 1981 Kayseri doğumludur. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden lisans, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Anayasa Hukuku Anabilim dalından yüksek lisans derecesi almıştır. 6 ay süreyle İngiltere’de devlet teşkilatı, temel hak ve hürriyetler, sivil toplum kuruluşları hakkında araştırmalar yapmıştır. Anayasa Hukuku alanında yayımlanmış çalışmaları bulunmaktadır.

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: