Twitter Facebook Linkedin Youtube

İRAN MECLİS SEÇİMLERİ

Yaklaşık 58 milyon seçmen bulunan İran’da 13 Şubat 2020 Cuma günü yapılan 11. dönem parlamento seçimlerinde 7 bin 148 aday, 290 sandalyelik meclis üyeliği için yarıştı. Her bir sandalyeye ortalama 24 aday talip oldu. Öte yandan seçmenler, meclis seçimlerinin yanı sıra 5. Dönem Uzmanlar Meclisi ara seçimleri için de oy kullandı. Sonuçlar ise çok şaşırtmadı.

İran’da sözde çok sayıda parti bulunmasına rağmen siyasi faaliyetlere uygulanan baskılar nedeniyle siyasetçiler, parti çatısı yerine muhafazakar, reformist, ılımlı ve bağımsız olarak seçimlere giriyor. Seçimlere muhafazakarlar “Başı Dik İran” listesiyle girerken, reformistlerin 30 partisinden sadece 9’u katılıyor. Reformistler blok olarak seçimlere girmediği ve büyük kısmı boykot ettiği için katılan partiler de ortak bir liste oluşturamadı.

İran’ın dini, siyasi, askeri ve ekonomik lideri Ayetullah Ali Hamaney, seçimlere katılımı “dini bir görev” şeklinde niteleyerek, halkı oy kullanmaya çağırdı. Hamaney, oyunu kullandıktan sonra yaptığı açıklamada, “Seçimler, ülkenin ulusal çıkarlarının garantisidir. Ulusal çıkarlara önem veren herkes seçimlere katılsın.” dedi. Hamaney’in çağrısına rağmen seçimlere katılım oranı yüksek olmadı ve gayrı resmi bilgilere göre seçmenlerin sadece yüzde 30’u oylarını kullandı.

Türkiye ile komşu olan Batı Azerbaycan ilinde seçime katılım oranı diğer illere göre kısmen yüksek oldu. Batı Azerbaycan ilinin İran meclisinde toplam 13 sandalyesi var ve o ilde bir takım Kürtçü teşkilatın aktif olması nedeniyle halk sandıklara koştu ve seçilen 13 milletvekilin 10’u Türk kökenli oldu. Azerbaycan Milli Hareketi ise tıpkı diğer siyasi cereyanlar gibi ülke genelinde seçimleri boykot çağrısında bulundu, ancak Batı Azerbaycan bu durumdan müstesna oldu.

İran’da bu seçimlerde katılımın az olması nedeni ile daha önceden tahin edildiği gibi rejim yanlıları seçimin galibi oldu. Seçime katılımın az olma nedenleri:

1- İran’da halk siyasi ve ekonomik durumdan memnun değil ve rahatsız. Ülkede son 3 yılda 2 kez ayaklanmalar oldu.

2- İran’ın içinde bazı siyasi gurupların seçim şartlarına göre boykot çağrısı ve aynı zamanda muhalefetin seçimi tamamen boykot etmesi.

3- İran’da halkın devleti yönetenlere güveni kalmaması.

4- Seçimlerden bir gün önce İran yetkilileri İran’da korona virüsün olduğunu kabul ettiler. Bazı uzmanlara göre seçimden hemen önce bu hastalığın İran’da olmasını kabul eden İran devlet adamları, seçime katılımın az olmasını bu hastalıkla ilgilendirmek istediler.

 

Kerim ASKERİ
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız

 

 

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: