Twitter Facebook Linkedin Youtube

STRATEJİK BİR SUİKAST Mİ KLİKLERİN SAVAŞI MI?

Umut Berhan ŞEN – SASAM Uzmanı

       Suikast, bir veya birden fazla kişiyi amaçlı ve planlı bir şekilde öldürmek anlamına gelmektedir. Öldürülen veya öldürülmek istenen kişi genellikle bir devlet ricali üyesi veya stratejik önemi olan bir şahsiyettir. En son Moskova’da gerçekleşen, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in danışmanı Aleksandr Dugin’in kızının katledildiği suikastın de hedefi stratejiktir. Bu suikastta hedefin Aleksandr Dugin olup olmadığı henüz belli olmasa da, patlatılan aracın Alexander Dugin’e ait olması ve suikast günü baba kızın beraber bir festivale gittiği bir gerçek. Festival sonrası babasının yanından ayrılıp araca binen Darya Dugina, patlama sonucu feci şekilde hayatını kaybetti. Rusya Soruşturma Komitesi’nden yapılan açıklamada, “Elde edilen bilgilere göre, suçun önceden planlandığı ve sipariş üzerine işlendiği düşünülüyor” ifadeleri kullanıldı. Buna karşın, Ukrayna yetkilileri ise bu iddiayı reddetti ve ülkenin herhangi bir şekilde bu konuyla bağı olmadığını söyledi. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin danışmanı Mikhailo Podolyak ise suikastın ”Rusya’nın kurgusu olduğunu” belirtti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bu saldırıyı “alçak ve acımasızca” olarak değerlendirdi ve Dugina’ya “Cesaret Nişanı” verilmesini onayladı. Aleksandr Dugin ise kızının Moskova’daki cenaze töreninde, “O, Rusya için cephede öldü ve o cephe burada” dedi.

      Rusya Federasyonu Güvenlik Servisi FSB’ye göre bu suikastın sorumlusu kesinlikle Ukrayna. FSB, suikastçının Natalia Vovk adında 43 yaşında bir Ukraynalı kadın olduğunu açıkladı. Hatta Natalia Vovk’un olaydan sonra Estonya’ya kaçtığı iddia edildi. Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Rusya Ulusal Cumhuriyet Ordusu adlı sıra dışı bir illegal örgüt, “Bu olayın Putin’e bir ders olmasını diliyoruz” açıklamasını yaptı. Rusya Ulusal Cumhuriyet Ordusu, Putin karşıtı illegal bir paramiliter yapılanma. Rusya’da savaş karşıtlarının kullandığı mavi beyaz renkteki bayrağı “Demokratik Rusya” bayrağı olarak adlandırıyor ve Rusya’nın Gürcistan, Suriye ve Ukrayna’dan çekilmesini istiyorlar. Dolayısıyla akla ister istemez şu soru geliyor: Bu suikastı Rus derin devleti içerisindeki Ukrayna Savaşı karşıtı bir klik mi yaptı?

      Aleksandr Dugin, Avrupa basınında olduğu kadar ABD basınının da irdelediği sıra dışı bir isim. Sistemli düşünen bir kişiliğe sahip olduğu için onu Post modern çağın geleneksel kalmaya çalışan bir filozofu olarak da görebiliriz. Malum, Dugin’e göre Rusya kıtalararası bir süper güç olmak için ilk olarak Ukrayna engelini aşmak zorundaydı. Zaten hem Dugin’e hem de Kremlin’e göre bunu başarmadan da, Büyük Rus Avrasya’sını kurmak mümkün değildi.

    30 yaşındaki Darya Dugina, Lomonosov Moskova Devlet Üniversitesinden 2015’te mezun olmuştu. Gazetecilik yapan Darya Dugina, “Uluslararası Avrasya Hareketi” sivil toplum kuruluşunda siyasi gözlemci olarak görevini sürdürüyordu. Dugina, Rusya’nın kontrolü altına aldığı Ukrayna’nın Mariupol şehrine de giderek çalışmalar yapmıştı. Darya Dugina da babasının düşüncelerinin aktif bir savunucusuydu. Pek çok Rus televizyon kanalına konuk olmuştu. Rus basınında da, çok sayıda Avrasyacılık yanlısı yazısı yayımlamıştı ve sosyal medyayı oldukça etkin kullanıyordu. Darya, babasının mimarı olduğu Avrasyacılık teorisinin yanı sıra, Ukrayna ve Belarus’un dâhil olduğu Doğu-Slav birliğinin kurulmasıyla, Büyük Rusya İmparatorluğunun tekrar inşa edileceğini öne sürüyordu. Dolayısıyla, suikastın sırf Darya’nın savunduğu bu fikir nedeniyle de gerçekleşmiş olması ihtimal dâhilindedir. Ayrıca hatırlamakta fayda var: İngiltere Dışişleri Bakanlığı Darya Dugina’nın temmuz ayın başında yaptırım listesine alındığını açıklamıştı. Peki, bu yaptırımın suikastla bir ilgisi olabilir mi?

    Nihayetinde bu suikast, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda bir dönüm noktası olmuştur. Zira şu anda oldukça sert şekilde, yüksek yoğunlukla süren savaş ya daha da şiddetlenecek ya da düşük yoğunluklu bir sürece evrilip, belki de bitiş sürecine girecektir. Bu ihtimallerden hangisi gerçekleşirse, hangi güçlere veya hangi servislere yarar? İşte ilerleyen süreçte gerçekleşecek olan yeni gelişmeler, suikastın gerçek failini de görebilmemizi sağlayacaktır.

Umut Berhan ŞEN Hakkında

1991 yılında İstanbul’da doğdu. Okumayı çok küçük yaşlarda (okul öncesi) öğrendiğinden beri tarihe olan ilgisi hiç bitmedi. Lise yılarına geldiğinde, çeşitli internet site ve gazetelerinde yazmaya başlamıştır. Yayınlanmış bir adet tarih araştırma kitabı ve bir adet polisiye-casusluk türünde romanı bulunmaktadır. Günümüzde ise düzenli olarak ulusal basında yazmaya devam etmektedir. Bu yayın organları ve gazetelerin başlıcaları; ATAYURT Tarih Dergisi (devam), STAR Gazetesi AÇIK GÖRÜŞ EKİ (devam-halen AKŞAM Gazetesi yayın organı olarak devam etmektedir.), YURT Gazetesi (devam), -KARAR Gazetesi, CUMHURİYET Gazetesi (devam), HİSTODİA Tarih Dergisi (devam), MİSAK (Milli Stratejik Aaraştırmalar Kurulu-devam) Yayınlanmış kitapları: SAHİPKIRAN EMİR TİMUR (Araştırma-ATAYURT Yayınevi-2019 Nisan), FIRÇA TEMASI (Polisiye-casusluk seri roman-ATAYURT Yayınevi-2019 Kasım) Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Sosyoloji Eğitimi alan yazar, Gazi Üniversitesi Sanat tarihi bölümünü de bitirmiştir. Ayrıca İstanbul İşletme Enstitüsü’nde Finansal Yönetim eğitimi ve sertifikası almıştır. Orta Asya Türk Tarihi, Osmanlı Silah Sanatı ve Teşkilat’ı Mahsusa konusunda çalışmalarını sürdürmektedir. Genelkurmay Başkanlığı ATASE Arşivinde Türk İstihbarat Tarihi, ATATÜRK’ün Yaşamı, Teşkilat’ı Mahsusa ve 1. Dünya Savaşı konusunda araştırma, inceleme ve tetkiklerde bulunmuştur. Ayrıca çeşitli araştırma merkezlerinde ‘work shop’ ve yuvarlak masa çalışmalarına da katılmaktadır. Devlet Tiyatroları için yazdığı ve henüz yayınlanmamış ‘ENVER’ adlı bir tiyatro eseri de bulunmaktadır. Bununla birlikte, tiyatro eserleri konusunda eleştiri yazıları da kaleme almaktadır. Yazar, Ahmed Yesevi Vakfı üyesi ve genel sekreteridir. Ayrıca Azerbaycan Kültür Derneği üyesi ve Türk Anıtlar Derneği yedek yönetim kurulu üyesidir.

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: