Twitter Facebook Linkedin Youtube

İRAN NE İSTEMİYOR?

MAKRO ANALİZ

Son zamanlarda İran-Azerbaycan arasındaki gerilimle ilgili ‘Acaba İran ne istiyor?’ sorusu soruluyor. Ancak sorulması gereken soru ne istiyor değil, ne istemiyor şeklinde olmalıdır.

Bununla birlikte İran, ne istemediğini de söylemeden İsrail’in bölgedeki hayali varlığını bahane ederek Azerbaycan’a karşı çeşitli ithamlarda bulunuyor.

İran yıllardır Azerbaycan’ın İsrail ile işbirliği yaparak, İran’a karşı İsrail’in Azerbaycan topraklarında askeri üs kuracağı yönünde propaganda yürütüyordu.

Ancak bugün herkes çok iyi biliyor ki; İsrail’in Azerbaycan’da bir askeri üssü bulunmuyor.

Hatta daha ileri giderek şunu söyleyebiliriz. ‘Azerbaycan’ın 30 yıldır İsrail’de bir büyükelçiliği bulunmuyor.’

Azerbaycan daha bu yıl 29 Temmuz 2021’de İsrail’in başkenti Tel Aviv’de Ticari ve Turistik Temsilciğini açtı. (Konuyla ilgili ayrıntılı analiz bkz: Azerbaycan İsrail’de ilk temsilcilikleri açtı indyturk.com) Ama Ermenistan’ın İsrail’de ve İsrail’in de Ermenistan’da elçilikleri bulunuyor.  

Buna rağmen İran’ın İsrail iddiası yersizdir. Azerbaycan’ın İsrail’den silah alması konusuna gelirsek, Azerbaycan parasıyla her ülkeden silah alabilir ve bunlardan biri de İsrail’dir.

Biz de çok rahat İran’ın İrangate vakasını onlara anımsatabiliriz. Hatta daha ileri giderek 7 Haziran 1981 yılında İsrail’in Opera Operasyonunu örnek olarak verebiliriz. 1981 yılında İsrail ordusu tarafından, Irak’a ait Osirak nükleer deneme reaktörünün imhası için gerçekleştirilen hava harekâtı tam da İran-Irak savaşının en yoğun yaşandığı dönemde gerçekleşmişti.

Acaba şimdi kim İsrail ile iş tutuyor?

Ya da İsrail kime en zor durumunda can suyu oluyor.

Şimdi gelelim asıl nedene. Başta konumuza ‘İran ne istemiyor?’ diye başlamıştık. Çünkü İran’ın sorunu güney Kafkasya’daki yeni gerçekliğin ve durumun olgunlaşmaya başlamasıdır.

Azerbaycan, Hankendi’de yaşayan 25 bin civarı Ermeni’nin internetini kesmiş ve sonrasında günde sadece 3 saat elektrik vererek onları Azerbaycan vatandaşlığına geçmeye halihazırda teşvik ediyor.

Bütün sulama alanları ve hayvan meraları Azerbaycan’ın elinde. Ermeniler Azerbaycan vatandaşlığına geçmeye mecburlar. Yoksa aç kalacaklar.

İran ise 1,5 ay içinde Hankendi’deki Ermenilere 60 tır gıda ve lojistik yardım gönderdi. Amaç bölgedeki dengelerin değişmesini en azından geciktirmektir. Ermenilerin Azerbaycan’a teslim olmasını engellemeye yönelik sığ bir çabadır. Ancak, ‘Taşıma suyla değirmen dönmez.’

Karabağ Savaşını sona erdiren ateşkes anlaşması sonrasında barış anlaşması imzalanmadı.

Türkiye ve Azerbaycan’ın Ermenistan’ın önüne getireceği Barış Anlaşmasına dair şartlar, Türkiye’nin Ermenistan ile arasındaki sınır kapısının açılması karşılığında Zengezur dehlizinin açılmasıdır.

Böylelikle İran’ın transit kara yolu olma özelliği ortadan kalkacak.

İran’ın dünya’ya açılan iki kapısı var. Biri Türkiye diğeri ise Zengezur’dur.

Zengezur koridorunun Azerbaycan ve Türkiye’nin kontrolüne geçeceğini sezen İran telaşa düştü.

Bu nedenle Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan’ın üç kardeş tatbikatı İran’ı son derece ürkütmüş olmalı ki, çok sert ve hızlı reaksiyon verdiler.

İşte İran bunu istemiyor.

Nefes borusunun Türk kontrolüne geçmesinden korkan İran, Erdebil Cuma İmamı aracılığıyla mesaj vermeye kalktı.

Baktı ki, Azerbaycan bu mollayı ciddiye alıp yanıt vermedi, o zamanda İran resmileri olaya müdahil oldu.

Peki, bu işin sonu ne olacak diye bir soru akıllılara gelirse. Yanıt olarak benim kanaatimce ve hem İran’ı hem de bölgeyi az çok bilen biri olarak şunları not düşmeliyim.

1. İran Güney Kafkasya ve Zengezur hamlesine Rusya’dan bile destek bulamayacaktır.

2. Zengezur koridoru Türkiye, Rusya ve Azerbaycan’ın ortak kontrolünde Türk dünyasıyla kara bağlantısı olarak faaliyete geçecektir.

3. Türkiye, Ermenistan sınırını açarak Ermenistan’ın dünya’ya açılmasını sağlarken bir yandan da Ermenistan ekonomisini Azerbaycan’la birlikte orta ve uzun vadede domine edecektir.

4. Zaten ekonomik olarak zorda olan azınlık Farisi rejim halkın yoksulluğu ve ekonomik darboğazdan dolayı çıkışı Türklerle iyi ilişkilerde arayacaktır. Zamanla İran’da Türklerin daha çok yönetimde görüneceğini öngörüyorum. Bu dediğimiz olmazsa parçalanırlar.

5. Zengezur dehlizinin ve buna bağlı olarak Türkiye-Ermenistan sınırının açılmasıyla zamanla hem İran ekonomi ile terbiye edilecek, hem de Ermenistan siyasetinde Türk çıkarları kendisini gösterecektir. Ermeniler yeni dengelerle tanışacaktır. Kafkasya’da artık Türk varlığı ağır basacaktır.

Son olarak ifade etmeliyiz ki: İran’daki adını bile anmaya layık görmediğim önemsiz bir molla sözüm ona İran’ı kastederek ‘Aslan’ın kuyruğuyla oynamayın.’ demişti. Ona şunu söylemeliyiz. ‘Türkler iyi birer aslan terbiyecisidir!’

Onur Beyhan – Dirim Medya İmtiyaz Sahibi

sahipkiran Hakkında

Sahipkıran; 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bir Stratejik Araştırmalar Merkezidir. Merkezimiz; a) Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunan; ülkemizin her alanda daha ileri gitmesi ve milletimizin daha müreffeh bir hayata kavuşması için elinden geldiği ölçüde katkı sağlamak isteyen her görüş ve inanıştan insanı bir araya getirmek, b) Ülke sorunları, yerel sorunlar ve yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarına yönelik araştırma ve incelemeler yaparak, bu sorunlara çözüm önerileri üretmek, bu önerileri yayınlamak, c) Tespit edilen sorunların çözümüne yönelik ulusal veya uluslararası projeler yürütmek veya yürütülen projelere katılmak, ç) Tespit edilen sorunlar ve çözüm önerilerimize ilişkin seminer ve konferanslar düzenleyerek, vatandaşlarımızı bilinçlendirmek, amacıyla kurulmuştur.

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: