Mesut Emre KARAKÖSE – SASAM Başkanı
Kazakistan nükleer denemelerin en büyük mağdurlarından birisidir. Sovyetler döneminde Kazakistan toprakları nükleer silahlarının deneme alanı olarak kullanılmaktaydı. 1947 yılından 1991 yılına kadar başta Semipalatinsk Nükleer Test Sahası olmak üzere Kazakistan topraklarında 456 test yapılmıştı. Bu nükleer patlamaların 30’u yer üstünde, 86’sı havada ve 340’ı yer altında yapıldı. Aradan geçen onlarca yıla rağmen hala Kazakistan’daki çevre sorunları ve doğum oranının düşük olması bu denemelerle açıklanabilir. Nükleer denemelerin etkisi nesiller boyunca devam etmektedir.
2021 yılı Kazakistan’ın Bağımsızlığının yanı sıra, önemli bir mücadelesinin de otuzuncu yıl dönümü olma özelliği taşıyor. Bağımsızlığa giden süreçte (29 Ağustos 1991 tarihinde) Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev dünyanın en büyük nükleer deneme sahalarından biri olan ve korkunç bir tehlike oluşturan Semipalatinsk Nükleer Test Sahasını kapatma kararı verdi. Kazakistan bu kararla aynı zamanda nükleer silahlardan vazgeçme kararı da verdi.
Bu önemli gün “29 Ağustos Uluslararası Nükleer Silahların Test Edilmesiyle Mücadele Günü” olarak kutlanmaktadır. 2 Aralık 2009 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda oybirliği ile kabul edilen 64/35 sayılı kararla bu günün kutlanmasına karar verilmiştir. Karar, nükleer silah testi patlamalarının veya diğer nükleer patlamaların zararlı etkileri hakkında farkındalık oluşturma ve nükleer silahsız bir dünya amacıyla bunların durdurulması çağrısında bulunmaktadır.
Karar taslağı, 29 Ağustos 1991 tarihinde Semipalatinsk Nükleer Test Sahasının kapatılmasının anısına Kazakistan tarafından öneri olarak sunulmuştur. Dolayısıyla 29 Ağustos’un Uluslararası Nükleer Silahların Test Edilmesiyle Mücadele Günü olarak belirlenmesi, Kazakistan diplomasisinin önemli başarısıdır.
Dünya 1990’ların başına geldiğinde nükleer silah kapasitesi olan ilk ve tek İslam ülkesi Kazakistan’dı. Bu potansiyelin farklı yönde kullanılması ihtimali yabana atılacak türden değildi. Ülke içinde ve dışında “tesisler kapatılmasın” diyenler vardı. Bunun için Sayın Nazarbayev’e birçok önerilerde bulunulduğu ifade edilmektedir. Kurucu Cumhurbaşkanı Nazarbayev’in kapatma yönündeki stratejik kararı sayesinde Kazakistan, dünyanın dördüncü nükleer silah cephaneliği statüsünden çıkarak hızla nükleer silahsızlanma ve nükleer silahların yayılmasını önleme konusunda öncü ülkelerden biri haline geldi.
Kazakistan’ı nükleer silah test çalışmalarına son veren başka ülkeler izledi ve bunun sonucunda 1996’da Kapsamlı Nükleer Denemelerin Yasaklanması Antlaşması (CTBT) kabul edildi. Antlaşmayı 184 ülke imzaladı ve aynı zamanda merkezi Viyana’da bulunan Nükleer Denemelerin Kapsamlı Yasaklanması Antlaşması Örgütü (CTBTO) kuruldu.
Öte yandan 2009 yılında Kazakistan’ın önerisi ve bölge devletlerinin desteklemesiyle Orta Asya’da Nükleer Silahsız Bir Bölgenin Kurulmasına İlişkin Antlaşma yürürlüğe girdi. Orta Asya, 21. yüzyılda kurulan son nükleer silahsız bölgedir. Nükleer güçler olan Rusya, Çin, Hindistan, Pakistan ve nükleer silah elde etmeye çalışan İran’ın yanı başında, Avrasya’nın merkezinde nükleer silahlardan arındırılmış istikrarlı ve barışçıl bölge oluşmuş oldu.
Elbaşı Nazarbayev, 2015 yılında BM Genel Kurulu tarafından “Nükleer Silahsız Bir Dünyaya Ulaşmak İçin Evrensel Beyanname”nin kabul edilmesi girişimini başlatmıştır. 2016 yılında Washington’daki Nükleer Güvenlik Zirvesinde, nükleer silahsız dünya tezinin kavramsal çerçevesi olan “Dünya: 21. Yüzyıl Manifestosu”nu sunmuştur. 10 Ekim 2016’da savaş ve kriz korkusundan uzak bir dünya için mücadele eden siyasi ve sivil toplum liderlerinin ve örgütlerin çabalarının takdir edilmesi maksadıyla “Nükleer Silahsız ve Küresel Güvenlik İçin Nazarbayev Barış Ödülü” tayin edilmiştir.
Kazakistan uluslararası hukuk ilkelerine bağlı kalarak küresel barışı ve güvenliği güçlendirmek, bütün ulusların sürdürülebilir kalkınma ve refah hedeflerini gerçekleştirmesi ve dünyayı savaş ve şiddetten kurtarmak için aktif olarak çalışmaya devam etmektedir. Özellikle Kazakistan’ın dünyayı nükleer silahlardan arındırma konusundaki çabaları dikkate değer seviyededir. Kazakistan dünyanın daha güvenli ve yaşanılır bir hale gelmesi için etkin olarak çalışan ülkelerin biridir. Bu politika küresel ve bölgesel güvenliğe katkı sağlarken, Kazakistan’ın uluslararası arenadaki itibarını da yükseltmektedir.
Türk Konseyi ülkeleri Kazakistan’ın nükleer silahsızlanma konusundaki çabalarına destek vermektedir. BM Genel Kurulu tarafından 29 Ağustos gününün “Nükleer Silahların Test Edilmesiyle Mücadele Günü” ilan edilmesi için Kazakistan tarafından sunulan taslak desteklenmiş ve memnuniyetle karşılanmıştır. Öte yandan Afganistan’da yaşanan güncel gelişmeler bölgenin barış, huzur ve istikrarına katkı sağlayacak politikaların önemini bir kere daha ortaya koymuştur.
Semipalatinsk Nükleer Test Sahasında halen yer alan çok önemli laboratuvar ve tesisler bulunmaktadır. Uranyum zenginleştirme çalışmaları devam ederken, nükleer enerji barışçıl amaçlarla kullanılmalıdır. Bu kapasite Kazakistan’ın büyümesi ve kalkınmasına eşsiz bir katkı sunacaktır.