Avrupa Birliği (AB), ekonomik bir birlik olma yolunda önemli mesafeler kat etmiş olsa da sosyal politikalar konusunda aynı şeyleri söylemek mümkün değildir. Barış ve refah ülküsü ile yola çıkan 6 kurucu üye devletin günümüzde 28 üyeye ulaşması ve büyük krizlerin olduğu dönemlere rastlaması ile Birlik, vatandaşlar için sorgulanır duruma gelmiştir. 1958’de yürürlüğe giren Roma Antlaşması ile kurulan Avrupa Sosyal Fonu (ASF), her ne kadar vatandaşlar için düşünülmüşse de, işlerliliğini uzun dönemler sağlayamamıştır. Sosyal politikaların içeriğinde yer alan ASF, günümüzde projeler ile desteklenmektedir. Yine de işlerlik konusunda soru işaretleri, kriz dönemi sonrası da devam edecek gibi gözükmektedir.
Bu çalışmanın amacı; Avrupa Yapısal Fonları içerisinde yer alan Avrupa Sosyal Fonu’nun kuruluşundan itibaren değişen ve gelişen ihtiyaçlar karşısında nasıl biçimlendirildiğini ve kullanıldığını anlatmaktır. Bu doğrultuda, ilk olarak Avrupa Sosyal Fonu kavramı üzerinde durulmaktadır. İkinci olarak Fonun kuruluş gerekçeleri ortaya konulmakta, daha sonra Fonun işleyişi ve sonuçlar bölümüne yer verilmektedir.
1. AVRUPA SOSYAL FONU
1.1. Avrupa Sosyal Fonunun Tanımı
ASF’nin birçok tanımı bulunmaktadır. Fakat en bilindik tanımı ile ASF’yi; üye ülkelerde(28) istihdam fırsatı yaratmak, özellikle mesleki eğitim ve hizmet içi eğitimi teşvik etmek ve refah düzeyinin artırılmasını sağlamak amacıyla politika üretimi sonucu oluşturulan finansman aracı(1) şeklinde tanımlamak mümkündür. Bir başka deyişle; Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 162. Maddesine göre Fonun amacı; Birlik içerisinde yer alan işçilerinin istihdamını kolaylaştırmak, işçilerin coğrafi ve mesleki hareketliliklerini (mobilizasyonu) artırmak ve özellikle mesleki eğitim ve yeniden eğitim yoluyla işçilerin endüstriyel ve üretim sistemlerindeki değişimlere uyum sağlamalarını kolaylaştırmaktır.(2)
Şüphesiz ASF, politika üretiminde; insan odaklı yaklaşımı, engellileri, kadınları ve dışlanmaya maruz kalmış gruplara yönelik inovasyonu içermektedir. Bu çalışmalar, sürdürülebilir kalkınma ve sosyalizasyonun sağlanması açısından önemlidir. Yine ASF, işsizlerin (genç ve uzun süre işsiz olanların) istihdamını sağlamayı hedefler.
Çalışmanın devamına PDF halinde buradan ulaşılabilir.
.
Yazarın diğer haber ve yazıları için tıklayınız.