Twitter Facebook Linkedin Youtube

ESAM’DA TARIM VE HAYVANCILIK POLİTİKALARI KONUŞULDU

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ESAM) düzenlediği Çarşamba Konferanslarının bu haftaki konuğu, “Tarım ve Hayvancılık Politikaları” hakkında bilgilendirmelerde bulunan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sn.Faruk ÇELİK oldu. SASAM’ı temsilen SASAM Tarım Masası Direktörü Ebuzer VİCDAN’ın katıldığı programda önemli açıklamalarda bulunan ÇELİK; ülkemizin tarım ve hayvancılık alanında geçmiş durumu ve gelecekte yapmayı planladıkları projeler hakkında geniş bilgiler verdi. Konferanstaki izlenimlerimiz kapsamında Sn.ÇELİK tarafından değinilen konular ve detaylarını siz değerli okuyucularımız için derledik:

IMG_20160330_210450KONFERANSTAN NOTLAR

Göreve başlayalı 4 ay gibi süre olduğuna değinerek sözlerine başlayan ÇELİK, ilk önce mevcut sorunları dikkate alarak yol haritalarını belirlediklerini, bunun için de evvela çiftçilerle telefon görüşmeleri ve yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdiğini ifade etti ve gerçekleştirmeyi planladıkları politikalar hakkında bir takım bilgiler verdi. Bunları şu başlıklar altında sıralayabiliriz:

Bölgesel Ortak Akıl Toplantıları  

7 bölgeyi kapsayan ortak akıl toplantıları düzenlediklerini, bu kapsamda İzmir ve Erzurum ilinde de bölgesel toplantıların yapılacağını dile getirdi.

Dünya’daki Gıda Sorunu

Yaklaşık 800 milyonun insan açlıkla, 1,2 milyar insanın ise gıda temini tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu ve böylece yaklaşık; 2 milyar insanın açlıkla karşı karşıya olduğunu belirtti.  Ayrıca; dünya nüfusunun 2050 yılında 10 milyara ulaşacağını söyledi.

Ülkemizde 30 milyon üzeri turistin ve 3 milyon sığınmacının doyurulduğunu, Türkiye’nin dünyadaki mazlumların yanında yer aldığını ifade etti.

Tarımsal Alanlar ve Meralar

ÇELİK, Türkiye’de yaklaşık 23 milyon ha. tarım alanından yaklaşık 18 milyon ha.’lık bir alanın kullanımda olduğu, geçmiş 20-25 yıl zarfında yaklaşık 4 milyon ha. tarım alanının kullanım dışı kaldığını belirtti. Ülkemizde 14,6  milyon ha. mera bulunduğunu ve bunlardan 1 milyon ha. civarında ekilmeyen mera olduğunu, gerekirse bunların devlet tarafından kiralanabileceğini ve bu kapsamda yasal düzenlemenin yapıldığını söyledi.

Sulama  

Sayın ÇELİK; Türkiye’de 2002 yılında 2.3 milyon ha. alanın, bugün ise 6,1 milyon ha. sulanabildiğini ve sulanabilen bu alanlardan İzlenen tarım alanı miktarının 3 milyon ha. civarında olduğunu ifade etti.

Tarımsal ve Hayvancılık Destekleri

13 yıl boyunca Tarım ve Hayvancılık sektörüne 80 milyar destek aktarıldığını belirten Sn. ÇELİK; bu desteklerin etki analizini konusunda şikâyetlerin olduğuna değinerek, buna yönelik destek kalemlerinin azaltılacağını söyledi. Hayvancılık alanında 53 kalem desteğin bulunduğunu, bu desteklerin 4 ana başlıkta toplanacağını dile getirdi.

Türkiye’de kırmızı et stokları yeterli ancak refah düzeyi arttıkça et tüketimi de artıyor. Hayvancılık ve kırmızı et alanında önemli adımlar atacaklarını söyleyen ÇELİK, Hayvan varlığının arttırılması için TİGEM ve ESK’in görev üstleneceğini belirtti. ÇELİK ayrıca dost ve kardeş ülke Bosna-Hersek’ten gerektiğinde et ithal edebildiklerini de ekledi.

 Süt varsa hayvancılığın da var olacağını dile getiren ÇELİK, sütün süt tozuna dönüştürülmesine yönelik ciddi adımlar attıklarını söyledi.

Havza Bazlı Üretim

Bakanlık tarafından 30 havza belirlendiğini ve havzalara uygun üretim çeşitliliğinin geliştirileceğini ve oradaki su kısıtının dikkate alınarak üreticinin yönlendirileceği ifade etti.

Köye Dönüş Projesi

Sayın ÇELİK; “Köylü olmak güzel ama köylüye kız vermiyoruz, köye de gitmiyoruz. Böyle bir çelişki içindeyiz. Gerçekleştirdiğimiz politikalar ile şehir merkezlerindeki nüfus yoğunluğunun köylere yönelmesini sağlamayı planlıyoruz. Özlem duyulan köylere dönüşü teşvik etmek amacıyla; köylerde proje geliştirmek isteyenlere 30 .000 TL’lik ayni hibeler sağlayabileceğiz” dedi.

TMO

Toprak Mahsulleri Ofisi’nin çiftçimizin kara gün dostu ve emanetgahı olduğunu ifade eden ÇELİK, TMO’nun depoculuk kısmından çıkacağını ve lisanslı depoculuğun geliştirileceğini, buna en büyük engelin TMO olduğunu ifade etti. Lisanslı depoculuğun gelişmesiyle ürün senedi borsalarının ulusal ve uluslararası bazda gelişim göstereceğini söyledi.

3

sahipkiran Hakkında

Sahipkıran; 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bir Stratejik Araştırmalar Merkezidir. Merkezimiz; a) Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunan; ülkemizin her alanda daha ileri gitmesi ve milletimizin daha müreffeh bir hayata kavuşması için elinden geldiği ölçüde katkı sağlamak isteyen her görüş ve inanıştan insanı bir araya getirmek, b) Ülke sorunları, yerel sorunlar ve yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarına yönelik araştırma ve incelemeler yaparak, bu sorunlara çözüm önerileri üretmek, bu önerileri yayınlamak, c) Tespit edilen sorunların çözümüne yönelik ulusal veya uluslararası projeler yürütmek veya yürütülen projelere katılmak, ç) Tespit edilen sorunlar ve çözüm önerilerimize ilişkin seminer ve konferanslar düzenleyerek, vatandaşlarımızı bilinçlendirmek, amacıyla kurulmuştur.

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: