Twitter Facebook Linkedin Youtube

TÜRKİYE’DE ALEVİ VE CAFERİ NÜFUSU

Türkiye’de ne kadar Alevi ve Caferi yaşıyor?

Nüfusunun %99’u Müslüman olduğu söylenen Türkiye’de, halkın çoğunluğu Sünni İslam’ı benimserken, Sünniler dışında kalan önemli bir kitle de bulunmaktadır. Bu kitleyi oluşturan kesimlerden Caferiler, oldukça küçük bir nüfusa sahipken (500 bin civarında olduğuna dair öngörüler vardır), Alevilerin önemli bir oranı teşkil ettiği bilinmektedir. Ancak bu kesimin nüfus oranı, (bazen anketlere dayandırılsa da) tahminlere dayalı olarak verilebilmekte, bu tahminler arasında da uçurumlar yaşanabilmektedir. Türkiye’deki Alevi yerleşim alanlarından yola çıkarak Alevi nüfusu tahmininde bulunan Uzmanımız Rasim Bozbuğa’ya göre ise Alevi nüfusu, Türkiye genel nüfusu içinde % 6-8 oranında yer tutmaktadır. Türkiye genel nüfusunun 2013 yılı itibariyle 76,5 milyon olduğu göz önüne alındığında, Sn.Bozbuğa’nın hesabına göre; Türkiye’deki Alevi nüfusunun 4,5 milyon ile 6 milyon arasında olduğu söylenebilir. Uzmanımız Rasim Bozbuğa’nın yazısı, aşağıda ilginize sunulmaktadır.

TÜRKİYE’DE ALEVİ NÜFUSU

Rasim BOZBUĞA

Türkiye’nin renklerinden en önemli ve belirginlerinden biri de hiç şüphesiz Alevilerdir. Ancak bu halk kitlesinin nüfus oranı ve kompozisyonu ise her zaman tartışma konusu olmuş tam bir netlik içinde ortaya konamamıştır. Çoğu zaman anketlere dayalı olarak ülke nüfusunun % 5’ler civarında olduklarını söyleyen araştırmalar yanında,[1] % 30’a kadar ulaşan rakamlar ileri sürülebilmektedir.[2] Oranlar arasındaki bu farklılık alevi nüfus üzerine spekülasyonlar yapılmasına neden olmakta ve net bir rakam verilmesini zorlaştırmaktadır. Alevi nüfusu hakkında fikir verebilecek hususlardan birisi hiç şüphesiz alevi yerleşim yeri sayısı ve bunu esas alınarak yapılan tahminlerdir. Ancak hangi köylerin yada yerleşim yerlerinin alevi olduğuna ilişkin resmi yada gayrı resmi güvenilir bir kaynak da bulunmamaktadır. Bu durumda bu konularda Alevilerce yapılan amatör çalışmalar tek kaynak durumunda olmaktadır. Her ne kadar bu amatör çalışmalar net ve kesin bir bilgi ortaya koymasa da yapılacak bir çalışmada başlangıç için değerli veriler ortaya koyabilmektedirler. Ayrıca bu verilerin en önemli kullanım alanı aleviler üzerine yapılan farklı çalışmaların test edilmesidir. Bu çalışmada, alevi forum siteleri yada bireysel amatör çalışmalardaki veriler esas alınarak, 1- Alevi yerleşim yerlerini gösteren haritalar 2-Alevi toplumunun genel nüfusu oranı 3-Alevilerin etnik yapısı analiz edilmeye çalışılacaktır.

Türkiye’de alevi nüfus denildiğinde temel olarak Anadolu Alevileri anlaşılmakla birlikte bazen Anadolu Aleviliği dışında görülen Tahtacı nüfus ile birlikte Hatay, Mersin ve Adana illerinde yoğunlaşmış olan Arapça konuşan Alevileri de genel alevi nüfus içine dahil edilmektedir. Anadolu Alevileri önyargı içeren tanımlamalar yanında Alevi nüfus yöresel olarak Çepni (Balıkesir), Türkmen (Kars-Ardahan-Çanakkale), Aşiret (Sungurlu, Pazarcık), Tahtacı (Akdeniz ve Ege bölgeleri) gibi farklı şekillerde adlandırılabilmektedirler. Bu çalışmada Alevi toplumu bir bütün olarak ele alınmış Alevi nüfusun alt gruplarına değinilmemiştir.

"ALEVİLERE İLİŞKİN BAZI YANLIŞ SİYASAL ALGI VE İDDİALAR" Okumak için tıklayınız.

“ALEVİLERE İLİŞKİN BAZI YANLIŞ SİYASAL ALGI VE İDDİALAR” Okumak için tıklayınız.

İller bazında Alevi yerleşim yeri sayısı alevi internet siteleri taranarak tespit edilmiştir. Özellikle Gulemin adındaki kullanıcının oluşturduğu bir çok il için ayrı ayrı alevi yerleşim yerleri haritası www.aleviforum.com sitesini temel kaynak yapmıştır. Örneğin Türkiye’de en çok alevi köyü bulunan Sivas’ta 489′u Alevi, 45′i karışık olmak üzere 534 adet alevi yerleşim yeri bulunduğu belirtilmektedir.[3] Ayrıca alevi forum sitesinde bilgi bulunmayan bazı iller için ise diğer (http://www.piryolu.com/, www.zohreanaforum.com gibi) internet siteleri taranmıştır.

Yapılan detaylı çalışmada alevi internet sitelerindeki bilgilerin çoğu zaman gerçeği ve güncel durumu yansıtmadığı görülmüştür. Örneğin Diyarbakır’ın Alevi (Türkmen) köyleri kimisi tamamen kimisi kısmen boşalmış bu köylere Sünni Kürtler tarafından yerleşilmiştir. Ayrıca bazı vilayetler de alevi köy sayısının köylerin belediyelerle birleşmesi, köylerin nüfusunun terk etmesi sonucu tüzel kişiliğini kaybetmesi gibi nedenlerle gerçek durumu yansıtmadığı görülmektedir. Örneğin Tunceli’de alevi yerleşim yeri sayısı karışık köyler dahil 388 olarak gösterilmektedir.[4] Ancak Tunceli toplam yerleşim yeri sayısı 365 olup 30 civarındaki Sünni köyleri de dikkate alındığında bu sayının yeniden hesaplanması gerekmektedir.[5] Bu itibarla aşağıda yer alan tabloda yer alan rakamları kesin bir bilgi olarak değil genel bir eğilimi gösteren veriler olarak okunması daha sağlıklı olacaktır.

Tablo I: (Aleviler Tarafından Yönetildiği İddiasındaki) Alevi İnternet Sitelerine Göre İllerdeki Alevi Yerleşim Yerleri Sayısı (Alevi-Sünnilerin Bir Arada Yaşadığı Yerleşim Yerleri Dahil)

alevi yerlesim yerleri

*-Tunceli’de alevi yerleşim yeri sayısı mevcut yerleşim yeri sayısından fazladır. Tablolardaki birçok veri belediyelerle birleşme gibi nedenlerle köylerin tüzel kişiliğini kaybetmesi, Alevi nüfusun göçmesi gibi nedenlerle yerleşim yerinin niteliğinin değişmesi gibi güncel durumu göz ardı eden hatalar içermektedir. Bu nedenle verilerin kesin bilgiyi yansıtmadığı bilinerek dikkatle kullanılmalıdır.

II-Alevilere İlişkin Haritalar ve Coğrafi dağılım

Harita I, II ve III’de kabaca gösterildiği üzere Alevi yerleşim yerleri temel olarak iç kuzey doğu Anadolu bölgesinde yoğunlaşmakla birlikte tüm Türkiye’ye dağılmış bir yapı göstermektedir. Bununla birlikte Güneydoğu Anadolu bölgesi ile Doğu Karadeniz ve batı Karadeniz’de alevi yerleşim yeri bulunmayan iller bulunulabilmektedir. Tablo ve Haritalarda görüleceği üzere Alevi nüfus Ardahan, Çorum ve Kahramanmaraş üçgeninde yoğunlaşmıştır. Bu üçgen (Sivas, Erzincan, Tunceli, Tokat, Çorum, Kahramanmaraş, Malatya, Amasya, Erzurum, Yozgat, Bingöl, Adıyaman, Elazığ, Muş, Kars, Ardahan, Bayburt) alevi nüfusun % 75’inden fazlasına kaynaklık etmektedir. Her ne kadar Alevi nüfusun büyük çoğunluğu bu bölgede orjinli olsa da Alevilerin çoğunlukta olduğu il sayısı sadece bir adet olup (Tunceli) Alevilerin çoğunlukta olduğu ilçe sayısı 14’dür. (Damal, Yedisu, Arguvan, Hozat, Pertek, İmranlı, Nurhak ve İmranlı gibi) Tunceli dışındaki illerin hiçbirinde alevi nüfus %30-35’ten fazla değildir.

Türkiye’de alevi yerleşimlerin coğrafi dağılımlarını gösteren haritalardan nispi olarak en başarılı bulduğumuz ve daha az başarılıdan daha başarılısına doğru sıraladığımız haritalardan da görüleceği üzere alevi nüfus ülke geneline dağılmış olarak gösterilmektedir. Ayrıca ciddi olduğu varsayılan Milliyet gazetesinin yayınladığı biz kimiz adlı araştırmanın da “Üçte biri İstanbul’da yaşayan Alevilerin daha sonra en yoğun olarak bulundukları bölgeler Ortadoğu Anadolu (Bingöl, Elazığ, Malatya, Tunceli, Bitlis, Hakkâri, Muş, Van) ve Akdeniz.” Şeklinde ifade ile büyük hata yaptığı görülmektedir.[6]Bu araştırmanın iddiasının aksine Hakkari, Van, Bitlis illerinde hiçbir alevi yerleşiminin bulunmadığı gibi Alevi nüfus barındıran diğer vilayetlerin (Bingöl, Elazığ, Malatya, Tunceli) iki katından fazla alevi yerleşim yeri Tokat, Sivas, Amasya, Erzincan ve Çorum illerinde bulunmaktadır.

Harita I: Türkiye’de Alevilerin Coğrafi Dağılımı I[7] Alevilerin cografi dagilimi

Bu haritada (Harita I) genel bir eğilimi göstermesi açısından önemli olsa da hatalar içermektedir. Örneğin bu haritada Alevi nüfus barındırdığı iddia edilen Ağrı’da hiç alevi nüfus bulunmamasına rağmen Yozgat, Ardahan ve Gümüşhane gibi önemli oranda nüfus barındıran illerde alevi nüfus gösterilmemiştir.

Harita II: Türkiye’de Alevilerin Coğrafi Dağılımı II [8]

Alevilerin cografi dagilimi2

Harita III: Türkiye’de Alevilerin Coğrafi Dağılımı III[9]

Alevilerin cografi dagilimi3

(Koyu Kırmızı renkler Arap Alevi nüfusu göstermektedir.)

Harita II ve III birlikte değerlendirildiğinde Harita III’ün daha başarılı olduğu görülmektedir. Ancak bu harita da hatalar bulunmaktadır. Örneğin harita III’de de Kırşehir’de sadece bir adet alevi köy bulunmasına rağmen çok büyük alevi nüfus var gibi gösterilmiştir.

II-Genel Alevi Nüfus Oranı

Türkiye’de 38 bine yaklaşan köy ve küçük belediye sayısı dikkate alındığında Alevi nüfus bulunduran yerleşim yeri sayısı toplam yerleşim yerlerinin % 9’u civarındadır. Bu orandan hareketle Türkiye’de Alevi sayısı hesaplanmaya çalışıldığında 400 civarında olan karışık olan yerleşim yerlerinin dikkate alınması, alevi nüfusun yoğun yurtdışına göçü, alevi yerleşim yerlerinin kütük nüfus olarak daha az nüfus barındırması, Türkiye’ye dışında çok az alevi nüfus bulunduğundan Türkiye’ye komşu coğrafyalardan gelen göçmenlerin tamamına yakının alevi olmaması gibi hususlar dikkate alınarak; alevi oranının %9 oranından 1-3 puan düşürülmesi gerekmektedir. Bu itibarla Alevi nüfusun toplam Türkiye nüfusu içindeki oranın % 6-8 arasında olduğunu söylemek hata olmayacaktır.

III-Alevilerin Etnik Yapısı

Ülkemizde yaşayan Alevi nüfus (Anadolu Alevileri) Türkçe, Zazaca ve Kürtçe konuşmaktadırlar. Yerleşim yerleri esasında sınıflandırıldığında kabaca 500-550 Alevi yerleşim yerinde Kürtçe (Sivas: İmranlı, Zara, Divriği gibi çevresi, Kahramanmaraş: Pazarcık, Malatya: Akçadağ gibi), 600-650 yerleşim yerinde Zazaca (Tunceli –büyük çoğunlukla, Muş, Erzurum -güneyi, Erzincan –güneyi- gibi) 2250 yerleşim yerinde ise Türkçe (Diyarbakır ve Ardahan’dan Edirne’ye geniş bir alanda) konuşulmaktadır. (Alevi yerleşim yerlerinin diline ilişkin yaptığımız çalışma kaba bir incelemeye dayanmaktadır. Kesin bilgi olarak nitelendirilmesi mümkün değildir.)

Alevi nüfus içerisinde üzerinde tartışılan gruplardan biri de Kürtçe konuşan Alevilerdir. 500’den fazla yerleşim yerinde Kürtçe konuşuluyor olması “Kürt Alevi”lerin var olmadığına ilişkin popüler iddianın tutarsızlığını ortaya koymaktadır. Bununla birlikte Kürt nüfusun yoğun bulunduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki vilayetlerde (Bitlis, Ağrı, Van, Iğdır, Batman, Şırnak, Mardin, Siirt, Hakkari, Şanlıurfa ve Diyarbakır) hiç bir alevi Kürt köyünün bulunmaması Kürtlükle Aleviliği ilişkilendirmeye çalışan Kürt milliyetçisi argümanı da çürütmektedir. Ayrıca Kürtçe konuşan Alevi nüfusun Zaza bölgeleri ile Türkçe konuşan bölgeler arasında yaşıyor olması da Kürt milliyetçisi argümanı iyice zayıflatmaktadır.

Anadolu alevilerden farklı inanç ve ritüellere sahip bulunan Arapça konuşan Alevi nüfus genel olarak Hatay, Adana ve Mersin illerinde yaşamaktadırlar. Bu grubun yerleşim yeri sayısı her ne kadar toplam yerleşim yeri sayısına göre oldukça küçük olsa da (100 civarı) toplam nüfus içindeki payı bu yerleşim yerlerinin daha büyük nüfus barındırmasından dolayı daha yüksektir.

Sonuç olarak internette yer alan forumlar yada farklı internet sitelerindeki bilgiler Türkiye’deki alevi yerleşim yerlerinin coğrafi dağılımı ve alevi nüfusu hakkında genel bir çerçevede bilgi sunduğundan şüphe yoktur. Bununla birlikte yerleşim yeri sayısı esasına dayanan bu çalışmamızın sınırlılıkları olduğu da bilinmelidir. Özellikle yoğun iç ve dış göç Türkiye genelinde sosyal dokuyu büyük ölçüde değiştirmiş daha önce mutlak ekseriyette kırsal alana yerleşmiş olan Alevi nüfusun büyük şehirlerde yoğunlaşmasını getirmiştir. Böylelikle kırsal alanda alevi yoğunluğu azalırken büyük şehirlerde bu yoğunluk artmıştır. Bu durum tablolarda bulunan yerleşim yeri sayısının o ildeki alevi oranını belirlemek için kullanılamayacağını belirtmek açısından önemlidir. Örneğin, Ankara’daki yaşayan Alevi oranı, il içindeki Alevi yerleşim yeri sayısından daha fazla iken bu yapı Sivas ilinde tersi durumundadır.

Ayrıca, yapılan çalışmada kullanılan veriler amatör çalışmalara dayandığı için (Benim yaptığım bu çalışma da amatör bir çalışma olarak görülmelidir) mutlak manada doğru bilgiler olarak görülmemelidir. Bu bağlamda okuyucuların çalışmada yer alan bilgillere ilişkin katılmadıkları konularda yorumları yol gösterici olacaktır.

.

Rasim BOZBUĞA

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.


[1] Aleviyim’ diyenlerin sayısı 4.5 milyon, Milliyet Gazetesi, BİZ KİMİZ? – 3 , 21 Mart 2007 / Çarşamba, Link için tıklayınız.

[2] Akkiraz, Türkiye’deki Alevilerin sayısını hesapladı, Link için tıklayınız.

[3] Gulemin, Sivas’ın Alevi yerleşimleri (Harita), Link için tıklayınız.

[4] Dersim, Link için tıklayınız.

[5] Link için tıklayınız.

[6] Aleviyim’ diyenlerin sayısı 4.5 milyon, Milliyet Gazetesi, BİZ KİMİZ? – 3 , 21 Mart 2007 / Çarşamba, Link için tıklayınız.  

[7]Alevis, Link için tıklayınız

[8]Türkiye Alevi Haritası, Link için tıklayınız, Bu harita her ne kadar yanlışlıklar da içerse fikir vermesi açısından konulmuştur.

[9] Alevis in Turkey, Link için tıklayınız.



Yorumlar (36)

  1. Müslüm CELEP dedi ki:

    Gümüşhane Alevi köylerinin sayıları ile ilgili rakamları nereden aldınız merak ettim.
    Doğrusu şu : Şiran İlçesi :17 Köy Alevi,4 Köy Alevi-Sünni Karışıktır. Kelkit İlçesi:13 Köy Alevi, 4 Köy Alevi-Sünni Karışıktır.Toplam: 30 Köy Alevi,8 Köy ise Alevi- Sünni Karışıktır.
    TOPLAM :30 KÖY ALEVİ, 8 KÖY SÜNNİ-ALEVİ KARIŞIKTIR.
    Bilgilerinize.

  2. T.C topraklari üzerinde yasayan türk,kürt,laz,bosnak,alevi,sünni,hanefi,hanbeli,sii,ve daha baska dinlere mensub olan tüm halklar ve tüm siyasi sagcisi solcusu dincisi dinsizi T.C vatandasi olanlarin hepsi türk vatandasidir,yüzyillardir degisik cikar ve menfaatler icin aramiza kin nefret fesat karistiranlar Allah c.celalühünün izniyle amaclarina ulasamayacak cabalari bos kalacaktir insallah biz anadoluya girerken tüm bu üstte saydiklarimizla girdik birligimizi insallah sagliyacak bir lider temin edecegiz bu gibi bos isleri bir kenara birakip atatürkün biz türk gencligine biraktigi nasihati “muasir medenniyet”i yakalayip herkesin birbirine Sevgi saygi duydugu kültürler üstü bir türkiyeye Dogru adimlar atmak bugün mümkün gibi görünüyor birakin bos isleri bilim,sanat,ekonomi,kültür,sanat,edebiyyat,teknoloji alanlarinda dünyaya sesimizi duyuralim ben sahsen yurtdisina ciktigimda tv izlemek bile istemiyorum hangi kanali acsan yurdun herhangi bir yerinde bir olay,bir Trafik kazasi,bir cinayet,bir soygun,bir arbede kim ister huzursuz bir ülkede yasamak,eger dis bir ülkeyle savas olacaksa Allah izin vermesin kacinilmazdir hepimiz savasacagizdir ama bu kendi ic savasimiz olmasin “insanlar konusa konusa,hayvanlar koklasa koklasa anlasir”insani duygularimizi kim oldugumuzu nerden gelip nereye gittigimizi unutmadan,icte vatan hainlerinin oyunlarina gelmeyelim,vatan hainlerini allaha havale edelim Allah azze ve celle gerekeni yapacaktir,insallah

  3. hazırün dedi ki:

    iyi benim adım ali aleviyim hasan aleviyim bekle alevilik seni kurtarır. Hz Ali efendimizin veya oğullarının hangi yaptığını yaptınız. alevilik din dediniz. mezhep dediniz. aristoizm dediniz. şamanizm dediniz. ateizm dediniz peki alevilik nedir. eğer bir insan müslümansa kendine alevi yakıştırması yapamaz. bir çok dinsiz kitapsız kendini alevi olarak tanıtmaktadır. bunları yakın mesai arkadaşlarımızdan biliyoruz. . hz Ali efendimize uymayan hiç kimse aleviyim diye kendini avutmasın milleti kandırmasın.

    • Murat dedi ki:

      Anladığım kadarıyla alevi değilsin. Müslüman olan kendine alevi yakıştırması yapmaz diyosun. Alevilerin Hz ali efendimizin ve oğullarının gittiği yoldan gitmediğini neye dayanarak söylüyüyosun. Türkiyenin %75i sünni hanifi şaffi bunların hepsi peygamber efendimizin ve islamiyetin yolundan gidiyolarmı? Sonra bende çevremde yaşadığım yerden örnek vereyim adam 5 vakit namaz kılıyo ağzından Allahı düşürmüyo ramazanda orucunu tutuyo amma dolandırıcılık yapıyo pezevenklik yapıyo kul hakkı yiyo islamiyetin yasak kıldığı her pisliği yapıyo. Şimdi sendemi pezevenksin? Sendemi kul hakkı iyosun Bu işleri sen ben sorgulayamayız. Herkez inandığı şekilde yaşasın cezasını ve mükafatını verecek olan Allahtır.

    • 03071964 dedi ki:

      Peki sen nesin yezitmizin ulan 40 senedir hep
      aleviler 4.5 milyon dediniz hiçmi nüfus artmadı
      40 sene önce Türkiyenin nüfusu 45 milyondu
      sıkıyorsa refarandum yapın bu memleketin öz evlatlarına hakaret ettiğiniz yeter ayrıca aleviliğin din olduğunu kim uydurdu kimden duyduysan çekinmeden sor anadoluya 1965 -67
      arası gelen bulgar göçmeni yunan göçmenlerine
      sesin çıkmaz . Bu arada Hz ALİ Sevgisi tarafınızdan moda oldu Ehli beyitten bahsedin
      yezide biyat etmeyin Hz HÜSEYİN gibi
      ALLAH A iman edin

      • Zülfü Durmaz dedi ki:

        La cahil yunanistandan bulgaristandan gelenler fatih zamanında oralara yerleştirilmiş çoğu karamanoğullarıdan öz be öz Türk ve sünni müslümandır kim neyin sesini çıkaracak cahil cahil yazma. hepside vatansever çalışkan insanlardır, aralarından terörist çıktığı görülmemiştir.

        • erhan dedi ki:

          terörüst neden olur sen çocuğunu aç görünce vermezlerse çalarsın!!! hem sunnilik müslümanlık değildir!!! bunu kim söylüyorsa delili nedir ne kuran bunu söyler ne peygamber! bakın gadir hum veda haccına sizin kaynaklarınız ne diyor buhari tirmizi bunlar sizin sahi kitaplarınız!!! hz. aliye biat etmek farzdır!!! sunnet değil farz!

    • erhan dedi ki:

      hazırün denilen arkadaşım önce şunu söyleyeyim! sen hangi mezheptensin! büyük ihtimalle hanife yada sizin söylemenizle 4 hak mezhep hayırdır birader hak demek 1 demektir 4 tanesini nerden çıkardınız!!!! neyse hangi mezheptensen neden o mezhebin fıkıhı okumadan ben hanifiyim diyorsun!!! ya allaha şirk koşulmuşssa!!! bak arkadaşım namaz kılıyorsun arroç tutuyorsun yanlız şu varki senin yaptıkların göstermelik
      camide hocanın arkasında duruyorsun!! hoca parayla namaz kıldırıyor!! bak buda olmadı buda kuranda yasaklı !!! sen kuranı okusana 4 mezhebin kuruluşu nasıl oldu neden yapıldı bak çocuk imam caferi sadık peygamber efendimizin allahın rahmeti ve bereketi ona ve ehlibeytine olsun torununun torunudur ve şunuda bilki benden sonra 12 imamın geleceğini söylemiştir ve tüm bu imamlar allah azze ve celle nin hüccetidir tüm imamlarımız ilmiyle fıkıhıyla herzaman bizlere yol göstermiştir
      sen peygamberimizin biricik kızı fatıma u zehrayı kateleden kişiye hz diyeceksin senle ben kardeş olacakğız hayır!! değiliz okuyacaksın yada susuacaksın! sen peygamber efendimizin kız torunlarını çıplak develere bindirenlere hazetleri diyeceksin!!! ben seninle kardeş olacakmışım!!! osmanlıyı aleviler kurdu türk bektaşilikle ama selim itiniz yine bozguna uğrattı hep bir şeytanınız var sizin nedense kutsallarınız arasında!!! biz bu gerçekleri görmediğiniz sürece sizlerle kardeş değiliz bir kurana ve peygambere bağlıyız ve rabbimiz ALLAH ‘dır allah bizi peygamber ve ehlibeytinden ayırmasın .

      • oguz dedi ki:

        it kelimesini neden kullandın ki arkadaşım..senin nasıl deger verdigin insanlar yada olgular varsa baskalarının da var..saygı sevgi beklerken kendin saygısızlık yapuyosun..

    • karsli dedi ki:

      Aleviyim zorunami gitti ? her yerdeyiz ve bu degismezzz

  4. alevi dedi ki:

    Dincilik yapmayın.Alevilerin çoğu düzensiz yaşamaktadır.Yani kaynaklarımız tek değildir.1300lü yıllarda Denizciden tut istanbula oradan tut ardahana her yerde canlarımız var.BU hesaba dahil edilmiyor. Benim annemgil 6 çocuk 4 torun 2de ana-baba 12 kişi sadece 3 kişi memlekette.bu oranı da hesaba katarsanız aleviler 18_19u zorlar diye düśinim.noT:ANAMGİL MALATYALI

    • erhan dedi ki:

      aleviler düzünsiz değil kanla savaşla canlarını vere vere artık adalet güneşi hiç doğmamış !! üzerlerine bu sunniler biz vatan severiz der ama vatanın sahibi biziz biz can vardik yıllarca! tayipten gördük sizin adaletinizi müslümanlığınızı !!! birde yezidin dönemine bakıın !! oda tayip gibi yaptı osman ı bile yahudi mezarına gömdüler sizin o sahtekar hocalarınız anlatamıyor!!!

      • Arif dedi ki:

        Aleviligin Islam dini ile alakasi yoktur bunu birzat bircok alevi vatandastan isittim onun icin müslümanliktan islamdan kurandan bahsetmeyin lütfen islam son dindir hak dindir kitabi kurandir peygamberi HZ. MUHAMMED dir (SAVS) Sahadet,bes vakit namaz,ramazan orucu,hac,ve zekat farzdir Abdest ve gusl vardir bunlara inanmayan müslüman olamaz inanir yapmazsa günahkar müslüman olur. cenabet gezenler müslüman olamaz.

  5. Ali Aslan dedi ki:

    “% 6-8 arasında olduğunu söylemek hata olmayacaktır” … baya büyük hata olacaktir, iyi inceleye bilememissiniz, kusura bakmayin… bilinirki alevi toplumu gurbetten haric artik büyük cogunlukla türkiyenin büyük milyonluk kentlerinde ikamette bulunmaktadirlar. Eskiden köy halki olarak artik kent halki olmus durumdadir (80-90% kentlesmis olduklari tahmin ederim). Alevilerin türkiyenin büyük kentlerine göc ettikleri daha cok fazla oldugunu iyi bilinmektedir. Isterseniz Istanbul, Izmir veya Ankara gibi yerlerde alevi oranini inceleye bilirsiniz. Ayni zamanda cok sayida köyler bosalmis ve haritadan silinmistir. Bir cok mezralar alevilerin yogun oldugu bölgelerde vardir, onlar köy sayilmiyorlar. Belki aleviler o kadar bölgerinden göc etmeseydiler o cok sayidaki mezralarda köy nüfusu kadar büyüklügüne cika bilirdi. Sivas ilinin köyleri suan yaklasik yüzde 45i alevidir, ama bütün il nüfusunda alevi sayisi artik yüzde yirmilere düsmüstür. Kendi iline veya ilcerinede yerlesmiyorlar, ordaki halktan hor görünürler diye, o bölgeden tam göc etmektedirler. Ama gurbette yada büyük kentlerde bir sivasli karsiniza cikarsa hemen hemen hep alevi olur, en azindan ben bunu fark edebildim.
    Benim tahminim türkiyenin gercek alevi orani 20-25% civarindadir, en az her beste biri alevidir.

  6. armağan dedi ki:

    Yunus Emre’ nin, Hoca Ahmet Yesevi’nin, Mevlana’ nın, Battal Gazin’in, Şeyh Edebalinin, Karaca Ahmet’ in, Hacı Bayram Velin’in alevi olduğunu bilmez ve onlarla övünür durursunuz sünni olarak ve eminim alevi olduklarını bilseniz küfür edersiniz.. Yeniçerilerin alevi olduğunu bilmezsiniz.. Sünniler cihat etti öyle mi? sormaz mısınız hiç avrupadaki müslüman milletler neden alevi bektaşi diye? Anadolu erenleri, alp erenler kimdir?

  7. Elsen Huseyinov dedi ki:

    eger islam dininden kendini kenar sayiyorsa alevilik onlar asla peygamberin ummeti olama , musluman olamaz asla ehli beyiti sevemezder allahin dininden cikmak olmaz haramdi

  8. Elsen Huseyinov dedi ki:

    peygamberimiz hedislerinde buyurub kim allahin peygamberin kuranin ve ehli beyitin yolunnan gitse onun yolu dogru yoldu yeni muselmsndi

  9. burdaki istatislikler araştırmacılar salamış..köylerde hane hane saydıgınız zaman 27 milyon türmen alevisi var..caferiler zazalar ve kürt kökenlileride eklediğinizde alevi rakamları 35 ila 36 milyon arasında ..bu arastırmacılar sanırım istanbuldan bahsetmış 4,5 mılyon kısı sırf isstanbulda yaşamakta..spekılosyon yapmakdalar ve azınlık gostermekler ..bizi biz biliriz..

  10. Bilal Sarıkaya dedi ki:

    ya ali sana kanım helal olsun

  11. araştırmalar somut olmayıp, soyut yapılmıştır. 26 bin ila 30 bin arasında alevi vardır

  12. Süleyman Özyıldırım dedi ki:

    Milyon demek istediniz galiba??

  13. Alaattin Sayan dedi ki:

    Araştırma çakma,sadece Istanbul ilinde 3,5 milyon,ayrıca kendisini gizleyen Türkmen alevilerin sayısı hiç bilinmiyor.

  14. Ali Ekber dedi ki:

    Hak Mezhep diye tutturdunuz , peygamberimiz zamanında mezhep mi vardı? Gıybet etmeyin,iftira etmeyin diyor Hak Peygamber peki siz Alevilerin cenabet dolaştığını nereden biliyorsunuz, birlikte mi guslettiniz? Sanki ağza burna üç kere su vermek çok zor bir şeymiş gibi.. Yetmedi mum söndü dediniz , kaçınız Cemlere katıldı , gözünüzle gördünüz mü? İftira ettiniz yetmedi hadis uydurdunuz, neymiş Peygamberimiz demiş ki: Alevi öldüren cennete gider, onların malları helaldir.. Böyle bir hadis uyduracak kadar kansızsınız..

  15. kurkenadisian dedi ki:

    Soykırım, “tek bayrak, tek din, tek devlet, tek marş, tek millet, tek dil”(R.T Erdoğan-2015) kompleksini taşımanın bir ürünüdür.
    24 Nisan bir soykırımdır.

    Tepeden, devşirme kalıntılarından oluşturulan Türk ulusu, varlığını; Ermeniler’in, Rumlar’ın, Kürtler’in, Süryaniler’in, yokluğu üzerine inşa etmiştir. II. Abdülhamit döneminde ortaya atılan Pan-İslamizm doktrinine, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin eklediği ve bugün TC yöneticilerinin de her adımda tekrarladığı ‘tekçi’ Pan-Türkizm doktrini, Osmanlı İmparatorluğu topraklarında yaşayan Müslüman olmayan ulus ve azınlıkların yok edilmesi sonucunu doğurmuştur!

    Bu ideoloji temelinde kurulan Türk devleti, bunun bir devamı olarak Türkiye’de yaşayan hiçbir ulus ve azınlığa hayat hakkı tanımamaktadır. Şimdiki yöneticiler de, soykırımları geçerli kılan ve Hitler tarafından da kullanılan ‘tekçi’ söylemleri terk etmemektedirler.

    Bu bir soy kırımıdır. Ermeniler ırk olarak, millet olarak yok edilmek istenmiştir. Sadece onlar mı? Hayır, Anadolu’nun gerçek yerlileri, Anadolu coğrafyası topraklarını yaşama ilk kez açan, onu gerçek bir vatanı haline dönüştüren ve uygarlıkları tüm insanlığa ışık saçan milletler yok edilmek istenmiştir. Ermeniler, Rumlar, Kürtler, Suryaniler ve diğer ulusal topluluklar, insafsız, pervasız ve gayri ahlaki tarzda varlıkları yok edilmek istenmiştir.

    24 Nisanı bu açıdan kavramadıkça bu topraklarda kimse huzur beklemesin. Bu topraklara sonradan gelmiş ama bir türlü ortak yaşam arzusunu gösterecek uygarlığa ulaşamamış olanlar var. Sorun, bilinçaltında anavatansızlık takıntısında gerçek yerlileri yok ederek bu toprakları anavatan edinebilme histerisidir.
    Soykırımcı tek boyutlu yaklaşımların da kökeni buradadır; tek bayrak, tek devlet, tek marş, tek dil bu kompleksin onarılması güç tecellisidir.

    Hitler, ‘tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek dil’ sloganı ile harekete geçirdiği kitlelere yahudi soykırımını yaptırtmıştır. Ne yazık ki Anadolu yerli halklarının soykırımına yol açan bu türden Jön Türk sloganlarını, şimdiki yöneticiler de aynen tekrarlamaya devam ediyorlar…(Bakınız R.T Erdoğan’ın propoganda gösterileri..)

    Bugün Türkiye denilen bu alanda bundan bin yıl önce kimler yaşıyormuş iyice öğrenmeli. Gerçek tarihe ulaştıklarında görecekler ki bu ülkenin en eski sahipleri, soykırım yaşayan halklardır. Ve kadim halkların ana yurdudur bu ülke… Onlar misafir değildir bu topraklarda. Bir zamanlar 944 yıl ( Türkler 26 Ağustos 1071’de Orta Asya’dan o zaman Batı Ermenistan denilen  Muş ovasına geldi) evvel Küçük Asya diye tabir edilen Smyrina ( İzmir)’dan Kars’a, Hıristiyanlığın ilk merkezi olan Antakya’dan, Pontus Rum (Karadeniz)’a kadar olan bölge tamamen Hıristiyan coğrafyasıydı…
    Bu gün kadim Hıristiyan halklar, yaşatılan soykırım ve baskılar yüzünden ne yazık ki nüfusları sıfırın altındadır. 1915’de katledildiği sayı kadar bile olmayışları, bu ülkede Müslüman olmayan halklara acımasız bakış açısının göstergesidir aynı zamanda.

    Ermeniler, kendi uygarlık katkılarıyla Anadolu’ya renk katan, bölgemizin en eski uluslarından olup, katli vaciptir denilerek yurtları yakılmış, eski çağların bile tanık olmadığı bir vahşetle toptan sürgüne mecbur edilerek, 1,5 milyon insanı katledilmiştir; sürgünde ayakları telef olan uygar insanlar, Aziz Paşadan ayakkabı talep edince, Rahat yürüsünler diye bunlara ayakkabı giydirin diyerek verdiği emirle, ayaklarına at nalı çakılmıştır. Aç çocuklara, yüksekten sarkıtılmış ipe bağlı ekmekle, tavşan kaç tazı tut oyunu oynayarak işkence yapan, su içerken yılan bile dokunmaz erdemini ayaklar altına alarak, susuzluktan yerdeki su birikintisine yüzü koyun uzanıp su içen insanları topluca kurşuna dizen bir vahşet yaşanmıştır. Dünya kamuoyunca tüm çirkefliğiyle bilinen bu katliamın Osmanlı sorumluluğunda olmasına karşın, TC. dahi bu kirli mirası reddetmeye yanaşmamış, Osmanlıyı savunmuştur; Maktulleri, katil ilan ederek saldırıya geçmiştir. Gerçekler sürekli inkar edilerek, yadsımaya dayalı bir düşünce sistematiği kurulmuştur. Resmi tarih diye ünlenen tezler, inkarların tarihi olarak topluma dayatılmıştır.

    19. yy sonlarından başlayarak, Katolik ve Gregoryan (Ortodoks) diyerek birbirlerine kırdırılan, tenkil ve sürgünlerle, mal mülklerine el konularak baskı altında tutulan Ermenilere yönelik soy kırımı, I Dünya savaşının, malum bol bahaneleri altında girişilmiştir (24 Nisan 1915). Savaş sırasında, önce Ermeni gençlerinin Askere alınarak silahsız bırakılması ve ardından toplu tasfiyelerin yapılması, geride kalan Ermeni halkının Tenkil ve sürgünlerine geçilmesi. Bu konuda talimatların dakik bir biçimde, en yetkili resmi merciler tarafından istenip, izlenmesi.

    O dönemin Sadrazamı (Başbakanı) Talat Paşanın, başından itibaren olayları, dikkatlice takibi, emirler vermesi, istatistik tutması (iskan edecekleri yerde dahi nüfusa göre oranlarının %5 geçmeyecek düzeyde tutulmaları talimatları da dahil) ve bunun en ince ayrıntısına kadar yazılı özel notlarla tescili, Ermenilere reva görülen her şeyin, planlı bir tarzda icra edildiğini göstermeye yeterlidir (Ermeni tehciriyle ilgili Talat Paşanın tutanakları için bkz. Murat Bardakçı, Hürriyet gazetesi,…yayınlanan dizi) Bu, Ermenilere ilişkin, adına ne konulursa konulsun, yapılacak olanların önceden planlanmış eylemler olduğunu gösterir.

    Bundan sonra, sonuçlara bakılarak, yapılanlara verilecek ad, tanımlamaya geçilir.
    1915, Osmanlı Devleti tarafından, Ermeni, Asuri-Süryani, Rum gibi Doğu’nun yerleşik bütün Hıristiyan halklarını kendi topraklarından çıkarmak, azaltmak, yok etmek için düşünülmüş, bu coğrafyayı her bakımdan Türkleştirerek ulus devletin önündeki engelleri “temizlemeyi” hedefleyen, uzun vadeli planlanmış, acımasızca da uygulanmış olan çağın en kapsamlı bir “etnik temizlik harekatı”dır, bir SOYKIRIM’dır.

    Tehcir sadece bir bahanedir, Bu, Almanya’da Yahudileri evden çıkarmak icin de uygulanmıştır. Yahudi’lere, siz gaz odasına gidiyorsunuz diye durum açıkça söylenmemiş ve evleri yağmalanmadan bunlar sanki geri gelecekmiş imajı verilmiştir. 
    Ermeniler’in evleri ise hemen yağma edilmistir, fark budur. Ama yerlerinde koparmak icin göç, emniyet,savaş gibi bahaneler uydurulmuştur. 
    Yahudiler getolardan toplanmış, Ermeniler ise köy ve şehirlerinden toplanmıştır. 

    Tehcir-Soykırım, Anadolu’nun gayri Müslüm unsurlarından arınması için kullanılan bir araçtan baska bir şey değildir. Bu eylemi Teskilat-i Mahsusa adina organize eden, Bahaddin Sakir Adana murahhasi Cemal Beye 25 Subat 1915te yazdığı bir mektupta söyle der; “Cemiyet vatanı bu melun kavmin (Ermenilerin) ihtizasindan kurturmaya dâi hazirdir. Osmanli tarihine sürülecek lekenin mesuliyetini düsulhamiyetine almaya karar vermistir”. Amaç soğukkanlı bir bilinçle Anadoluyu Hiristiyan unsurlarindan arındırarak bir Türk devleti kurmaktır.
    Böylesine planlı ve en ince ayrıntısına kadar takip edilmiş ve bir etnik topluluğa yönelen, sonuçta en iyimser tahminlerle, el yazması tutanaklardaki rakamlarla bir milyon üzerinde Ermenin ölümüne yol açan, kimi şehirlerde nüfusu yüz binlerden sıfıra indiren, çoluk çocuk on binlerce canın etnik yapısını değiştirmek için farklı etnik toplumlara dağıtan, topraklara el koyan, binalarını yıkan, her türden maddi ve canlı servetine el koyup katleden girişimlere, soy kırımından başka bir ad verilemeyeceği görülür.
    Ermeni soykırımı olmamışsa, Yahudi soykırımı da olmamıştır ve bunun mantıksal bir ürünü olarak, bugünkü Cihatçıların eylemlerinde haklı oldukları sonucu çıkmaktadır!
    Son yıllarda El Kaide, IŞİD, El Nusra ile Selefi ve Müslüman Kardeşler örgütleri aynı tekçi soykırımcı zihniyeti devam ettirerek, farklı din ve halklara karşı soykırım yapmaya çalışmaktadırlar. Türkiye desteğinde ki bu örgütler, insanlık dışı yöntemlerle, estirdikleri terörle Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmişlerdir. Bu örgütler, Ermeni,Asuri soykırımına, kalınan yerden devam etmektedirler.
    Ermeni Soykırımı’ndan, şimdiki Jihatçılara uzanan zihniyetle hesaplaşmadan, kirli tarihle yüzleşmeden, ”tekçiliği’ bırakmadan, ırkçı şöven düşmanlık atmosferinden, Müslüman olmayanlara karşı kin ve nefret söyleminden kurtulamadan, sorun çözülemez.

    Bu bir soykırımdır!

    CİWAN KURKEN A.
    Hanna Hekimyan

  16. […] “TÜRKİYE’DE ALEVİ NÜFUSU” Okumak için tıklayınız. […]

  17. İşte bunun için oy alamıyorsunuz.

  18. Veli Saltık dedi ki:

    Ben araştırmacı yazar Veli Saltık Yukarıda yayınlanan Alevi Yerleşim yerleri listesi eksiktir. Listenin tamamı Face sayfamda mevcuttur. İsteyen ulaşıp inceleyebilir. Ayrıca Alevi-Bektaşi-Nusayrı-Abdal nufusu da yaklaşık 16 milyon kadardır.

  19. Rasim Bozbuga dedi ki:

    Veli bey, yorumunuz için teşekkürler. sayfanızda listeyi bulamadım. mümkün olursa sayfanızda bu listeye ilişkin linki ekleyebilirseniz yada mesaj olarak atarsanız memnun olurum. Selamlar

  20. Hayati Şahin dedi ki:

    Arkadaşlar türkiyede yaşıyan türkmrn alevilerinin sayısı 36milyon olarak tespit edilmiştir buna kürt alevileride dahil edildiğinde 40 milyona yaklaşıyor doğru bilgi veriniz lütven araştırmaların tek gayesi alevileri azınlık olarak gösterip daha çok asimilasyon çalışmasını artırmaktır.Ayrıca alevi nufusunu azlığı veya çokluğuda çok önemli değil sunni olupta aleviler gibi özgürlükcü,sosyal demokrat olan bür sürü insanımız vardır.Şahsen ben onlarıda bu nufusa katmak gerektiğini düşünüyorum.

  21. Sadil Esen dedi ki:

    Bunu yazan bile alevilikten korkuyorlar tabi bilemesin turkiyede ne kadar alevi var ama senin dusundugunden daha cok var

  22. Dursun Duman dedi ki:

    Aleviler hadislerin dediğine değil Allahın dediğine inanırlar.

  23. GüçLü YaKup dedi ki:

    Sayıca çok ya da az olmak bir davayı haklı kılmaz, size kalsa 2 kişiden biri alevi 🙂 Hani nerdeler? Benim çevremdeki 20 kişiden biri bile alevi değil…

    alevilik muteber bir mezhep değildir. İSLAM ile şamanizm karışımıdır. Ne tamamen İslamdır ne tamamen şamanizm, arada sıkışıp kalmıştır.

    Hz. Ali ile nerdeyse tamamen bağını yitirmiştir, zaten Hz.Ali'nin kendisi Sünni idi yani sünnete sıkıca bağlıydı.

    Hz. Ali asla namazlarını terk etmezdi, 5 vakit namazını Camide cemaatle kılardı. Ramazan'da 30 gün oruç tutardı. İçki asla içmez, haremlik selamlığa çok özen gösterirdi. Ayrıca Peygamber Efendimizin(sav) bütün sünnetleri yerine getirirdi.

    Peki bugünkü alevilerin kaçı Hz.Ali gibi yaşıyor?

    Lafla peynir gemisi yürümez, gerçek aleviler Hz.Ali gibi yaşayıp O'nun yolundan giden biz Sünnileriz. Lakin inandığı gibi yaşamayan, gevşek gevşek takılan bazı sünniler itikat olarak sağlam olsalar bile amel olarak sınıfta kaldığı için Hz.Ali'nin yolunda sayılmazlar.

    Hz.Ali ne yapmışsa bugün onu yaptım elhamdülillah. Peki aleviyim diye geçinenler bugün Hz.Ali'ye benzeyen ne ameliniz oldu?

    Biliyoruzki hiç bir Sahabe, Peygamberimizin yolundan sapmaz.. Hz.Ali lafta değil icraatte örnek alınmalıdır…

    Sahabelere hakaret eden, farz ibadetleri ve sünnetleri terk eden biri hesap günü Hz.Ali'nin yüzüne nasıl bakabilir ???

    https://www.youtube.com/watch?v=omcPbPxyc1w

  24. Olympos Valley dedi ki:

    GüçLü YaKup sacmalamissin. Kendi dinini ustun cikarmak adina diger insanlarin inamcini kulturunu ustelikte vatanini milletini seven bagli özbe öz turk olan insanlarinkini asla kucumseyip kendini uuceltmeye calisamazssin. Ayrica burafa vermis oldugun bilgilerin tamamen tersini söyleyen din tarihi arastirmalari var. Böyle yanli bilgilerle biryere varamazssin. Sunni bir ailede dogup dindar yetismis olman sana yalan söyleyip senin gibi dudunmeyen senin gibi din anlayisi olmayanlari asagilama hakki vermez. E vet aleviler dusundugunden yada cevrende bildiklerinden cok fazla ama okadar ezilmisler ve yok edilmeye calisilip okadar iftiralara ugramislarki kendilerini aciklamaktan cekiniyorlar. Onlar bu ulkenin öz be öz turk ve vatanini seven aydinlikci insanlaridir genel olarak.

  25. karsli dedi ki:

    Aleviyiz Her yerdeyiz bu degismez gercek zoruna giden ? :)))))

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: