Twitter Facebook Linkedin Youtube

Azerbaycan’da Pandemi ile Mücadele Raporu Işığında Devlet ve Halk İlişkisi

Dr. Afgan Valiyev – Azerbaycan Sosyal Tetkikatlar Merkezi Baş Danışmanı

Önce Çin’de daha sonra dünyada yayılan COVID-19 salgınının yayılmadan önce çizdiği yörüngeye bakacak olursak, ulusal ve uluslararası düzeyde olaylara verilen tepkiler dikkat çekicidir. 31 Aralık 2019’da Çin’in Vuhan kentinde resmi yetkililerin Dünya Sağlık Örgütü’ne ülkede nedeni bilinmeyen pandemi bir hastalığa bulaşan onlarca hastanın ülkedeki sağlık çalışanları tarafından tedavi edildiğini söylemesi üzerıne başlayan bu süreç hızlı bir şekilde küreselleşmenin da oluşturduğu “senkronizasyon” etkısi ile dünyayı etkisi altına aldı. Bu nedenle ilgili uluslararası kuruluşlar 28 Şubat 2020’ye kadar salgın (COVID-19) riskini “yüksek” ten “çok yüksek” e yükseltti ve hastalığın pandemik bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Son olarak, 11 Mart 2020’de Dünya Sağlık Örgütü, virüsün yayılma hızını, ciddiyetini ve politikacıların yeterli önlemleri almadıklarını gerekçe göstererek COVID-19’u pandemi hastalık ilan etti.

Dikkat edilecek önemli hususlardan birisi, COVID-19’un sağlık krizine paralel olarak, aynı zamanda ulusal ekonomiler karşısında derin bir ekonomik kriz için katalizör görevi görerek küresel ekonominin “durmasına” neden olmasıdır. Kısa bir süre zarfında dünyanın ve tarihin akışını önemli ölçüde değiştiren ve kısa ve orta vadede olayların seyri ile ilgili belirsizlik yaratan korona virüs ailesinin bir üyesi olan COVID-19 salgını bir nevi ülkelerin siyasi, sosyal, ekonomik ve altyapı potansiyelini test etmektedir. Küresel çapta görülen salgın, ülkelerin krizle mücadele stratejilerindeki önemli değişikliklerle karakterize olup, türev krizlere (petrol krizi, ekonomik kriz, vb.) yol açmakta. Şöyle ki, mevcut durum dünya toplumunun ortak önleyici tedbirlerinin yanı sıra, ciddi seçici ve önleyici politikaların ön plana çıkması ve mahiyet itibarı ile ikinci yaklaşımın üstünlüğü ile müşahide edilir. Diğer taraftan küreselleşen dünya çok hızlı bir şekilde ulusal sınırlar içinde eşi görülmemiş bir tecrit’e maruz kalmıştır

Azerbaycan Sosyal Tetkikatlar Merkezi’nin Nisan ayında yayımlanan “Azerbaycan barometresi ” dergisinin dokuzuncu sayısında “”Azerbaycan’da Pandemi ile Mücadele” adlı Kamuoyu Algıları Araştırması raporu yayınlandı. Raporda da belirtildiği gibi küresel çapta, siyasi, sosyal ve ekonomik  değişime neden olan, korona virüs “fenomeni” gibi bir salgınla mücadele konusunda başarılı ve örnek bir model geliştiren Azerbaycan gibi ülkeler virüsle mücadelenin ön saflarında yer alarak diğer büyük ve gelişmiş ülkelerle oranda daha başarılı ve kontröllü çalışma sergiliyorlar.

Küresel çapta var olan mücbir sebep durumu şartlarında ulusal çıkarlar bağlamında hareket eden Azerbaycan yönetimi, COVID-19 salgını ilan edilmeden önce olası risklere eşit yeterli kararlar vererek, olası durumlara karşı sistematik önleyici tedbirlerin ana hatlarını çizmekle korona virüsle mücadelede ilk addımını atmıştır. COVID-19 salgınının Azerbaycan’da geniş yayılmasını önlemek için ülke yönetimi tarafından alınan sistematik stratejik önlemlerin ve kararların merkezinde Azerbaycan vatandaşlarının güvenliği, sağlığı ve refahının yükseltilmesinin sağlanması amacının olduğunu özellikle vurgulamak gerekir. Bu yılın başlarında Cumhurbaşkanının kararnamesi ile kurulan Bakanlar Kurulu’na bağlı Operatif Karargah, mevcut durumu kontrol altında tutmanın yanı sıra, post-pandemi dönemine yönelik çağrıları içeren bir eylem planını amacına uygun şekilde uyguluyor.

19 Mart 2020’de Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan halkını Nevruz bayramı vesilesiyle kutlarken şöyle demiştir; “Benim talimatlarım üzerine, 24 Ocak’ta Bakanlar Kuruluna bağlı Operatif karargah kurulmutur. Bu kararhah  24 saat çalışarak tüm devlet kuruluşlarının faaliyetlerine rehberlik edecek ve pandemi salgını ile ilgili tüm işleri takip ve aynı zamanda kordine edecek”. Sağlık alanındakı çalışmaları kordine ve organize etmek amacı ile TABİB (Tıbbi Arazi Birimlerini İdareciler Biriliği) adlı tıbbi kuruluş oluşturulu. TABİB  tarafından uygulanan önleyici tedbirlerin çeşitli derecelerde etkili olduğu kamuoyu raporu ile de belgelenmiştir. Devletin korona virüs ile ilgili olarak aldığı önlemleri olumlu olarak değerlendirenler TABİB’in faaliyetinin de etkili ve verimli olduğunu yönünde görüş bildirmiş.

Pandemi ile mücadele yönünde en etkili politik koordinasyon ve kriz iletişiminin etkili bir şekilde uygulanması, kamu yönetiminde çeviklik, kararlılık ve öngörünün bir göstergesi olarak değerlendirilmeli. Hassas dönemde sosyal iletişim, devlet tarafından alınan önlemlerle ilgili bilgilendirme desteğini sağlamak amacyla devlet tarafından https://koronavirusinfo.az/az internet sitesi oluşturulmuş ve bu durum Dünya Sağlık Örgütü raporlarında büyük övgü almıştır. Tüm bunlara ek olarak, Azerbaycan, pandemiye karşı uluslararası düzeyde mücadelede amaçlı faaliyetleriyle de öne çıkıyor. Azerbaycan COVID-19 salgını ile mücadelede ilk günlerden beri Dünya Sağlık Örgütü ile karşılıklı işbirliği koşulları çerçevesinde çalışmaktadır. Bu işbirliği çerçevesinde, kuruluşun Azerbaycan’a davet edilen uzman misyonunun önerileri ulusal eylem stratejisinde ciddi biçimde dikkate alınmıştır. Diğer taraftan, küresel dayanışma gösteren Azerbaycan, Dünya Sağlık Örgütü’nün stratejik hazırlık ve müdahale planı çerçevesinde COVID-19 Vakfı’na gönüllü mali yardım sağlamak için bir bağış anlaşması imzalamıştır. Bütün bunları özetlemek gerekirse, Azerbaycan’ın özellikle Dünya Sağlık Örgütü tarafından salgın hastalıklarla mücadelede örnek bir ülke olarak kabul edildiğini söyleyebiliriz.

Bu kadar hassas bir zamanda, video konferans aracılığıyla Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in şahsi inisiyatifiyle Türk Konseyi’nin olağanüstü bir zirvesi yapıldı ve bu görüşte pandemi ile mücadelede küresel işbirliğinin önemini vurguladı.

Sosyal Tetkikatlar Merkezi tarafından 19-28 Mart 2020 tarihlerinde ülke çapında yapılan “Azerbaycan’da Pandemi ile Mücadele” adlı Kamuoyu Algıları Araştırmasının sonuçları kamuoyuna yansıtılmıştır. Anketin metodolojisine göre, ülkenin tüm bölgelerinden (Nahçivan ve işgal altındaki bölgeler hariç) 1212 katılımcı rastgele seçilmiş ve telefonla görüşme metodu kullanılarak onlarla kamuoyu yoklaması yapılmıştır.  19-28 Mart 2020 dönemini kapsayan anket 15 ana ve 4 demografik sorudan oluşmaktadır. Sorular çoğunlukla aşağıdaki alanları kapsıyor:

  • COVID-19 salgınının bireysel kontrolüne yönelik tutumlar. Karantina koşullarında enfeksiyon enfekte korkusu ve muayeneye (kendisi ve akrabaları) karşı tutum;
  • Devletin COVID-19 salgını ile mücadele politikasına yaklaşımı, TABİB’in bu yöndeki faaliyetinin değerlendirilmesi;
  • Araştırmanın ikinci bölümü, mevcut durumun ve anket sonuçlarının, ulusal ve küresel bağlamdaki yaklaşımı dikkate alarak benzer çalışmalarla karşılaştırmalı bir analizini sunmaktadır.

Azerbaycan Cumhuriyetinde COVID-19 salgınının yol açtığı tehdidi önlemek ve derhal önleyici ve acil tedbirler uygulamak amacıyla, Bakanlar Kurulu yanındaki Operatif Karargah 30 Ocak 2020’de Azerbaycan Cumhuriyeti’nde korona virüs hastalığının yayılmasını önlemek amacı ile Eylem Planını onayladı ve planlanan önlemler düzenli bir biçimde uygulanmaya başlandı. Hastalığın geniş coğrafyada yayılışını göz önünde bulundurarak, Bakanlar Kurulu yakın zamanda Cumhurbaşkanının doğrudan gözetimi altında uygulanmaya koyulan olan daha kapsamlı bir Eylem Planını onaylamıştır. COVID-19 salgınının olası etkilerini azaltmak için Azerbaycan’da uygulanan kriz karşıtı stratejinin ana sloganı ” Biz Birlikte güçlüyüz!” Devlet-Vatandaş-İş ifadeli sloganlar işbirliği formatı bağlamında uygulanır. Ankete katılanların çoğunluğu (% 87.8) mevcut durumla ilgili herhangi bir sorunla karşılaşırsa devletin onları destekleyeceğinden emin oluklarını belirtmiştir. Ankete katılanlar arasında, 65 yaş ve üstü kişilerin % 61,1’i sosyal izolasyondan sonra evden uzak kalma sürelerinde önemli bir azalma olduğunu söylemiştir.

Küresel kamuoyu yoklamaları ile de karşılaştırıldığında,  Azerbaycan’la ilgili araştırmalarda halkın devlet siyasetinden memnunluk düzeyinin yüksek olması kendisini belli ediyor ve Azerbaycan’ın, Ermenistan’a kıyaslamada Güney Kafkasya bölgesinde üstün bir konum sergilediğinin gerçek olduğunu gösteriyor. Anket sonuçlarının analitik ve statik analizinin sonucuna göre, Azerbaycan’da ankete katılanların önemli bir bölümü korana virüs salgınından korkmuyor. Kadınlar korona virüsten erkeklerden daha az korktukları yönünde fikir bildirmiştir. 51 yaşın üzerindeki insanlar, diğer yaş gruplarından daha düşük bir korku seviyesine ve orta yaş grubunda olanlar, daha fazla korkuya sahiptir. İstihdam açısından, serbest meslek sahibi olanlar daha çok korkarken, ev hanımları ve özel sektörde çalışanlar daha az korkmaktadır.

Ankete katılanlar arasında en yaygın koruyucu önlem gibi kişisel hijyen öne çıkıyor (% 92.4). Katılımcıların% 77,5’i ciddi bir ihtiyaç olmadığında karantina rejimine uyum göstererek evi terk etmediklerini söylemiştir. Nüfusun çoğunluğu (% 83) evde zamanlarını yerel TV kanallarını izleyerek geçirirken, dörtte üçünden biraz fazlası (% 67.2) ev / bahçe işleriyle uğraşıyor. Katılımcıların büyük çoğunluğu (% 86.5) çoğunlukla markete gitmek için evden ayrılmaktadır. Diğer iki ana neden eczaneye (% 39.4) ve işe (% 25.8) gitmektir. Çok küçük olmasına rağmen, katılımcıların% 5.9’u dışarıda yürümek için evden çıkmaktadır. Karantina modunda çalışmaya gittiklerini belirten katılımcıların % 18,4’ü kamu kesimini kapsarken, bu rakam özel sektörde% 23,7’dir. Kamuoyu yoklaması sırasında aynı zamanda, katılımcılar ve onların örneğinde halkın çoğunluğunun COVID-19 virüsü ile ilgili bilgi düzeyi, davranış kuralları, hastaneye  başvuru ve  karantina günlerinde öngörülen  davranış kuralları ile ilgili bilgileri test edilmiştir.

Katılımcıların mutlak çoğunluğu (% 93.9) karantinanın kişinin sağlığı için çok önemli olduğunu düşünmektedir. Öte yandan, ulusal güvenlik ve dayanışma açısından, aynı sayıda katılımcı (% 95.5) potansiyel taşıyıcıların karantinaya alınmasını başkalarını korumak açısından önemli bir önlem olduğunu belirtmiş. Ankete katılanların yaklaşık üçte ikisi (% 63.5) “Tıbbi Arazi Birimlerini İdareciler Biriliği” tarafından uygulanan önleyici tedbirlerin çeşitli derecelerde etkili olduğunu düşünmektedir (sırasıyla% 45.6 “tamamen etkili” ve% 17.9 “çoğunlukla etkili”). Devletin korona virüs ile ilgili olarak aldığı önlemleri olumlu olarak değerlendirenler TABİB’in faaliyetinin de etkili ve verimli olduğunu yönünde fikir bildirmiş. Bazı endişeler, “TABİB’in faaliyetinin de etkili ve verimli olduğu yönünde” sorulan soruya katılımcıların önemli bir kısmının (% 31.1) bu soruyu cevaplamakta zorluk çekmesinin nedeni TABİB’in bu alandaki faaliyetleri hakkında bilgi eksikliğinden kaynaklanmış olabileceğidir. Kırsal alanlarda yaşayanlar, TABİB’ın COVID-19 pandemik salgına karşı yürüttüğü mücadele ve önlemlerle ilgili sorulara cevap vermekte zorlananlar arasında çoğunluk oluşturmakta.

Yapılan kamuoyu araştırması raporunda olumluluk oranının çok yüksek olması Azerbaycan’da yapılan olumlu çalışmalarla doğrudan orantılıdır. Sayın İlham Aliyev, Cumhurbaşkanlığının ilk gününden bu yana politikasının merkezinde Azerbaycan vatandaşının olduğunu slogan ve ilke edinerek son yıllardaki küresel mali ve ekonomik krizlere rağmen, dünyaya örnek olacak bir Azerbaycan devleti modelini oluşturmayı başardı. Devlet Başkanı bölgede ve dünyada Azerbaycan devletinin imajının değişmesini sağlayan sayısız ulusal ve uluslar arası projelerin gerçekleşmesine vesile oldu. Sağlık alanında da atılan adımlar günümüzde önem ve değer arz etmektedir. Büyük bir ulusal projenin ve devlet programlarının bir parçası olan sosyal sağlık reformları, başkent Bakü dahil ülkenin tüm bölgelerini kapsamaktadır. Sağlık sistemini, altyapısını ve lojistiğini güçlendirmek için sürdürülebilir reformlar uluslararası sıralama ve endekslerde onaylanmıştır. Geçtiğimiz on altı yıl boyunca Azerbaycan’da 750’den fazla sağlık merkezi inşa edildi ve 5 milyondan fazla insan devletin sağladığı  harcamalarla tıbbi muayeneden geçti. Azerbaycan’ın sağlık altyapısını güçlendirmek amacı ile kısa sürede önemli işler yapılmıştır. Mart ayında, ülkenin 3 şehrinde 500 yataklı üç yeni hastanenin yanı sıra 575 yataklı Yeni bir klinik hastane de koronavirüs hastalarının kullanımına sunulmuştur. Coronavirüs hastaları 20’den fazla devlet hastanesinde tedavi edilmektedir. Modern modüler hastanelerin yapımına balanmış, yakın gelecekte 10 daha modern modüler hastane inşa edilmesi planlanmaktadır. Hastalık ile mücadelede doktor, sağlık ve sağlık çalışanlarının hizmetleri büyük beğeni topladı ve maaşları 3, 4 ve 5 kat artırıldı. 5’i yeni kurulan epidemiyolojik durumu izlemek için 18 laboratuvar bulunmaktadır. Yaklaşık 60.000 kişi test edili  Her 1 milyon kişi başına düşen test sayısı 5.200’den fazladır. Azerbaycan, yapılan test sayısı bakımından dünyada 30.  her bir milyon kişi başına yapılan test sayısı bakımından 40. sırada yer almaktadır.

Korona virüs ile mücadele etmek, ekonomiyi canlı tutmak ve güvenilir sosyal koruma sağlamak için, ülke tarihimizdeki en büyük sosyo-ekonomik destek programı uygulanmaktadır. Mart ayının başında, hastalıkla mücadele kapsamında önce 10 milyon (yaklaşık 5 milyon 883 bin USD) manat daha sonra Cumhurbaşkanının rezerv fonundan buna ek olarak 20 milyon (yaklaşık 11 milyon 764 bin USD) manat ayrılmıştır. Salgından etkilenen alanlar tespit edilmiş ve 4 ana sektör ve 20 faaliyet alanını destek programları hazırlanark uygulamaya koyulmuştur. Genel olarak, devlet destek programlarının finansmanının 2,5 milyar manat olduğunu belirtmek önemlidir. Bu BDT’de ve bölgede devletin sunduğu en büyük destek paketi sayılmaktadır.

Devletin uyguladığı sosyal ve ekonomi programları 1 milyon 900 bin vatandaşı kapsayor. Girişimcilik alanında çalışan 300 bin işçi için 215 milyon (yaklaşık 126 milyon 470 bin USD) manat destek paketi oluşturuldu. Bu proje kapsamında işsiz ve günlük yövmiye ile çalışan vatandaşlara 190 manat (yaklaşık 112 USD) yardım yapılmaya başlandı. Elektrikle ilgili limitler Nisan ve Mayıs aylarında uygulanacak ve devlet bütçesinden bu alana 10 milyon (yaklaşık 5 milyon 883 bin USD) manat tahsis edilecek.

Öte yandan, Cumhurbaşkanının şahsi teşebbüsü ile  Koronavirüsle Mücadeleye Destek Fonu kuruldu ve bağış kampanyası başlatıldı. Aliyev ve Birinci Yardımcısı Mihriban Aliyeva’nın yıllık maaşını fona bağışlamasının ardından Millet vekilleri maşlarının yarısını bağışlarken çok sayıda kurum ve vatandaş kampanyaya destek oldu ve 125 (yaklaşık 735 bin USD) milyon manattan fazla para toplandığı açıklandı. Halk birlik ve dayanışma sergileyerek devletin uyguladığı kuralları ve karantina artlarını yerine getirmektedir.  Azerbaycan  yönetimi koronavirüsle mücadeleyi her geçen gün sıkılaştırıyor, halk da yeni tedbirlerle yeni dünya düzenine alışmaya çalışıyor.

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: