Twitter Facebook Linkedin Youtube

BAHAR CEMRESİNİN DÜŞTÜĞÜ İLK TOPRAK: TUNUS

Harun OKÇİN

Harun OKÇİN

Arap Baharı’nın fitilini ateşleyen Tunus halk hareketi, 17 Aralık’ta başlamış ve 14 Ocak’ta Devlet Başkanı Zeynel Abidin’in Tunus’u terk etmesiyle sonuçlanmıştır. Bu devrim, tüm Ortadoğu’da ve Kuzey Afrika’da yeni bir dönemin başlamasına yol açmıştır.

Tunus, Kuzey Afrika’da yer alan bir kıyı ülkesi. Batıda Cezayir, güneydoğuda Libya, doğu ve kuzeyde Akdeniz ile çevrilidir. Bu Akdeniz ülkesi; adeta Avrupa’nın Afrika’ya, Afrika’nın da Avrupa’ya açıldığı bir kapı niteliğindedir. Jeopolitik ve stratejik ehemmiyetinin yanı sıra, entelektüel kimlikleriyle yetişen genç nüfusu, onu diğer Afrika ülkelerinden farklı kılmaktadır.

Tunus, asırlar boyunca Fenike Uygarlığı’ndan Kartaca’ya, Roma İmparatorluğu’ndan Osmanlı İmparatorluğu’na, kadim medeniyetlerin hüküm sürdüğü topraklar olarak süregelmiştir. 1300’lü yıllarda -Cemil Meriç’in ifadesiyle, kendi semasında tek yıldız olan- İbn-i Haldun gibi filozofların yetiştiği bu coğrafyada bugün Tunus gençleri, İbn-i Haldun’un torunları olarak 700 yıl sonra bir başka fikrî, siyasî ve sosyolojik dönemin, Arap Baharı’nın öncüleri olmuşlardır.

Siyasi ve ekonomik anlamda Batılı devletleri arkasına alan; içeride İslamî camiayı, dışarıda İsrail’i düşman göstererek yıllarca ayakta kalan seküler-milliyetçi Arap diktatörler, rejimlerine karşı olan herkesi susturmuş, binlerce kişiyi görüşlerinden ötürü hapse attırmış, işkenceye maruz bırakmış veya sürgün ettirmiştir.

Tunus’ta ibadet hürriyeti kısıtlanmış, kadınların sokakta dahi başörtüsü takması yasaklanmıştı. Ülkede işsizlik giderek artıyor, gençler işsiz kalıyor, orta sınıf eriyor, yolsuzluk, rüşvet ve adam kayırma ülkeyi yaşanmaz hale getiriyordu. İşte bu ruh hali ile, Arap Coğrafya’sında halkın demokrasi ve özgürlük talepleriyle yönetimlere başkaldırısının ilk durağıdır Tunus.

17 Aralık 2010 tarihinde 26 yaşındaki Muhammed Ebu Azizi, polis geçim kaynağı olan tezgâhına el koyunca dayanamayarak kendisini ateşe verdi. İsyan ateşi kısa sürede Muhammed Ebu Azizi’nin bedeninden tüm ülkeye yayıldı. Tunus’ta meydanlara dökülen halk, “Eş-şab yurid iskate’n nizam!” (Halk rejimin düşmesini istiyor!) sloganlarıyla düzenin değişmesini ve 23 yıldır ülkeyi yöneten Zeynel Abidin Bin Ali’nin iktidarı bırakmasını istiyordu.

Bu süreçte sosyal medyanın etkin kullanılması, halkın çabuk organize olmasını sağlamış ve medya unsuru internetteki bu yayınlar vasıtasıyla sağlanmıştır. Bin Ali ise halkın demokrasi taleplerine kulaklarını tıkamış, polis ve askere; ‘göstericileri vurun!’ emrini vermişti. Askerlerin bu emre itaat etmemesi, devrimi hızlandırmış ve 23 yıllık iktidar, 22 günde Bin Ali’nin Suudi Arabistan’a kaçmasıysa tamamlanmıştır.

Bu ilk cemre ile yıllardır baskı altında yaşayan Arap Coğrafyası, canlanmaya başladı; devrimin etkileri ülke sınırlarını aşıp başta Libya, Mısır ve Suriye olmak üzere dalga dalga tüm Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya yayıldı. Adalet, özgürlük, onur ve insanca yaşam gibi haklı talepler dile getirilmeye, baskıcı rejimler ve uygulamaları sorgulanmaya ve diktatörler devrilmeye başladı.

KaddafiYaşanan hadiselerden sonra, bu ülkelerde dikta rejimlerinin tekrar inşa olasılığı azaldı. Artık olaylar, halkın taleplerine göre gelişecektir. Şunu belirtmek gerekir ki; “diktatörlükler yıkıldı, yarın halk kendini yönetmeye başlayacak” beklentisi doğru değildir. Demokratik sistemlerin ve kurumların bu coğrafyada yerleşmesi zaman alacaktır.

Ama uzun vadede, bu ülkelerdeki halkların kazandığını, ilerde kendilerini yönetebileceklerini ve çok daha iyi seviyede özgürlükler içinde yaşayabileceklerini söyleyebiliriz.

.

HARUN OKÇİN

Sahipkıran AKADEMİ kategorisinde yayınlanan diğer yazılar için tıklayınız.

KAYNAKLAR:

http://www.enderuncemiyeti.org/tun.pdf

http://www.sosyaldusunce.com/arap-bahari-neleri-degistirdi/

http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/tunus

http://www.sondevir.com/analiz/133196/tunus-devrimi-nasil-oldu-video.html

http://tr.wikipedia.org/wiki/Yasemin_Devrimi

Sahipkıran Akademi Hakkında

Sahipkıran AKADEMİ; üniversite öğrencilerine çalışmalarını yayınlayabilecekleri bir platform sağlamak ve öğrencilerin kendilerini geliştirmelerine katkı sağlamak üzere, Merkezimiz çatısı altında yeni oluşturulmuş bir yapıdır. “Türkiye’nin geleceğinin mimarları, Sahipkıran’da buluşuyor!” sloganı ile gayretli ve üretken üniversitelileri, çalışmalarını bu platformda paylaşmaya ve SASAM’ın etkinliklerine katılmaya davet ediyoruz. Sahipkıran AKADEMİ üyeliği, tamamen gönüllülük esasına dayanmaktadır. Üye olan öğrenciler, istedikleri zaman üyelikten çıkabilmektedirler. Üye olmak veya üyelikten çıkmak için bilgi@sahipkiran.org adresine, talebinize ilişkin e-posta göndermeniz yeterlidir. Talebiniz, en geç 3 iş günü içinde sonuçlandırılacaktır.

Yorum Ekleyebilirsiniz


%d blogcu bunu beğendi: